Her gün yeni bir haberle uyanıyoruz. Biz uyurken başka bir yerlerde bambaşka mucizeler, olaylar olmaya ve bizi etkilemeye devam ediyor.
Aslında bir çeşit kelebek etkisi teoremi. Kelebek etkisi; teoremine göre bir sistemde yapılan küçük bir değişklik, öngörülemeyen sonuçlara yol açar. En çok verilen örnek ise: Afrika’da kanat çırpan bir kelebeğin kaldırdığı kum tanesinin, Güney Amerika’da hortuma neden olması.
Bu sıklıkla hayatlarımızda aldığımız kararlarda da böyledir. Bir durum karşında bir karar verip, tavrımızı belirleyip, sözlerimizi savurup karşı tarafın verebileceği tepkiyi de seçmiş oluyoruz. Sadece kendi kararımızı değil, bize verilmesini istediğimiz duyguyuda yansıtarak, başlattığımız hareketin sonucuna kendimizi maruz bırakmış oluyoruz.
İngiletere’de yaklaşık 50 yıl süredir alınan karar ve yasakla kadınların futbol oynaması yasaklanmıştı. Gerekçe olarak o dönemin mahkemesinden çıkan karara göre “Futbol kadınlara uygun değildi ve hiçbir zaman kadınların bu sporu yapmasına izin verilmemeliydi” denilmiş, kadınların futbol oynaması “Yasal” olarak engellenmişti.
Verilen bu karar ile ülke 50 yıl boyunca kadınlara futbolu yasakladı. 56 yıl önce erkeklerin getirdiği şampiyonluğu, geçtiğimiz pazar Kadın futbol takımı göğüsleyerek yasaklanan 50 sene içindeki olabilecek tüm başarıların, İngiltere’nin kendi kaybı olduğunu da göstermiş oldu.
Yani somut gerekçelere dayanmaktan çok ayrımcılıkla alınan bir karar bir ulusun yıllarca önünü kapatmış oldu. Ancak sonu düşünülmeden yapılan ve alınan her karar maalesef bu kadar mutlu sonuçlar ile bitmiyor. Herkesin saatler geçirdiği sosyal medya ve ‘challenge akımları’.
Yani tehlikeli fiziksel sosyal deneyler, 1-2 dakikalık videolar ile, platforma yüklenerek, daha popüler olmak, takipçi kazanmak için yapılan “oyunlar”. Daha öncede “Boğulma challenge”i olarak ölümcül olan akımın yerini, bu kez de “Blackout akım”ı aldı. Nisan ayında kendini, sosyal medya hesabında videoya almak için nefessiz bırakıp, bayılan 12 yaşındaki Battersbee, o zamandan beri komadaydı.
Ve ne yazık ki, mahkeme kararı ile temyize gidilmesine bile izin verilemeden yaşam destek ünitesinin fısı geçtiğimiz cumartesi çekildi. Ne ailesinin ne de kamuoyunun vermiş olduğu destek ve mücadele Arcihie’yi daha uzun kalacağı bakım evine taşıyamadı. Ailenin Avrupa İnsan Hakları makhemesindeki temiyizi de geçerli sayılmadı. Komik ve eğlenceli olarak başlayan ya da daha kötüsü öyle gösterilen her hareket normalleştirmeye başlanıyor.
Sınırın ve tehlikenin nerede bitip nerede başlayacağına karar vermek artık çok daha zor. İyi amaçlar için başlayan challege’lar, amaçlarından saptırılıp hayatlar aldı.
Bu kadar kolay ulaşabileceğimiz ve dünya ile paylaşabileceğimiz ortak duyguların olması güzel, ancak neyi, nasıl ve ne amaçla paylaştığın, artık ne paylaştığından çok daha hayati, çünkü en ufak bir hareket daha büyük ve toparlanmaz itibar kayıplarına hatta ölümcül sonuçlara neden olabiliyor. Eyleme başlamadan, doğabilecek sonuçları da düşünmek gerek.
Küçük bir kelebeğin kanat çırpışı her zaman kasırgalara neden olmasa da yaprakları kırpırdatabildiği kesin.
- Markerspace Projesi ile Sizde Hobinizi Geliştirin
- Enfield Belediyesinden Hane Halkı Destek Fonu
- Hackney Belediyesi’nden Yaz Etkinlikleri
- Islington’daki Yaz Aktiviteleri
- Yaşam Maliyetlerine Destek
- Hackney Money Hub
- Belediyeden Ailelere Destek
- Koruyucu Aile Programı
- Acıyı Yaşamak İçin Aynı Milletten Olmak Aynı İnancı Paylaşmak Gerekmez
- Deprem ve imar