Mustafa Çetinkaya
Gelecek yılın bütçesi tartışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Seçim manifestosunda ek vergi koymayacaklarının sözünü veren iktidardaki İşçi Partisi, bütçe açığını kapatabilmek için “sözünü yemek” üzere.
Yeni ve yaygın olması beklenen vergi artışları herkesi etkileyecek. Maliye Bakanı Rachel Reeves geçen hafta yaptığı konuşmada, siyasi vaatlerden çok bir muhasebeci gibi konuştu. Bakan Reeves, “Dünyayı olduğu gibi kabul etmeliyim, olmasını istediğim gibi değil.” diyerek boşuna hayal kurmayın, “reçeteler acı olacak” sinyalini verdi. Kulağa sıradan bir cümle gibi gelebilir bu sözler; ancak aslında milyonlarca Britanyalının maaş zarfına, alışveriş sepetine ve gelecek planlarına dokunacak büyük bir değişimin habercisi gibiler.
Çünkü bu sözler, İşçi Partisi’nin seçim öncesi “büyük üçlü vergiler artmayacak” vaa dinden sessizce uzaklaştığını gösteriyor. Gelir vergisi oranı neredeyse yarım asırdır sabit kalmış bir tabu gibi tutuluyordu. Her hükümet, bu oranı ellememeyi “orta sınıfı koruma” sözü olarak görüyordu. Ama bugün tablo farklı. Kamu maliyesinde 30 milyar sterlinlik bir açık var. Kasada para kalmadı; Reeves’in elindeki seçenekler sınırlı: Borçlanma maliyetleri artıyor, servet vergisi politik olarak riskli, KDV artışı tüketimi vurur. Geriye, gelir vergisi gibi doğrudan ama kaçınılmaz bir kaynak kalıyor.
1 Peni, Milyarları Harekete Geçiriyor
Hükümetin masasındaki ihtimaller arasında en güçlü olanı, %20’lik temel gelir vergisine 1 peni eklenmesi. Bu kulağa küçük bir rakam gibi gelebilir ama ekonominin devasa hacmi içinde 1 peni bile milyarlarca sterline dönüşüyor. HMRC verilerine göre bu adım, devlete 2026/27’de yaklaşık 6,9 milyar sterlin, üç yılda ise 23 milyar sterlinden fazla ek gelir sağlayacak.
Çalışanların maaş bordroları üzerinden kesilen vergi, en kolay vergi toplama yöntemidir. Her ay kazancınız daha sizin banka hesabınıza düşmeden devletin hazinesine gider. KDV ya da şirket vergilerinin toplanması gibi aylar sürmez ve beyana tabi değildir. Bir tuşla otomatik çekilir ve süresi de yoktur; ömür billah ödersiniz. Peki, 1 peni vergisi vatandaşa nasıl yansıyacak? Yıllık 35.000 sterlin kazanan ortalama bir çalışan, yılda 224 sterlin daha fazla vergi ödeyecek.
50.000 sterlin kazanan biri için bu fark 377 sterline, 75.000 sterlin kazanan için ise 600 sterline yaklaşıyor. Yani devletin kasasına giren her ek peni, bireyin cüzdanından alınan küçük ama hissedilir bir kesinti anlamına geliyor. Hükümet yalnızca “zenginleri vergilendirmek” yerine “herkesin biraz katkı yaptığı” bir formül arayışında. Yalnızca yüksek gelir gruplarını hedef alan bir artışın getirisi sınırlı. Alternatif çözüm, Margaret Thatcher’ın “kelle vergisi”ni hatırlatıyor; işte onun gibi bir şey: Herkese vergi!
Düşük ve orta gelirli vatandaşlar için İngiltere’de yaşam koşulları giderek ağırlaşıyor. Enflasyon, enerji fiyatları ve kira artışlarıyla zaten daralan bütçelere büyük bir yük binmiş durumda. Böyle bir zamanda yeni vergiler insanlara hiç hoş gelmeyecektir. Hükümet, bütçesini dengelemek için faturayı kimin sırtına yükleyecek?
Ekonominin Vicdanı Vergi
Vergi, yalnızca bir finans aracı değil; aynı zamanda bir toplumun vicdan testidir. Kim ne kadar öder, kim ne kadar alır? Bu sorular bir ülkenin adalet anlayışını belirler. Gelecek yılın bütçesi bu anlamda bir dönüm noktası olacak. Elli yıldır değişmeyen temel oran, belki de ilk kez ekonomik zorunluluklarla değil, toplumsal tercihlerin sınavıyla karşı karşıya.
- Enerji Faturaları Cep Yakıyor, Hükümet Çare Peşinde
- İngiltere’de Enflasyon Neden Düşmüyor?
- Kaçak Göçmen ‘Out’, Nitelikli Göçmen ‘In’
- Yapay Zekâ İşsizliği Artırır mı?
- İngiltere Ekonomisi Durağanlığa mı Gidiyor ?
- Labour’un Tehlikeli ve Zor Sınavı
- İstifa
- Vatan, Bayrak, Göç, UK
- Kış Soğuk Geçecek, Faturalar Sıcak Gelecek…
- Zil Çaldı, Okullar Açıldı, Eğitimde Eşitlik Şart



ENFIELD
HACKNEY
HARINGEY
ISLINGTON





