Olay Gazete Turkish Newspaper in London
  • İNGİLTERE GÜNDEMİ
  • EKONOMİ
  • TİCARET
  • YAŞAM/SAĞLIK
  • KÜLTÜR/SANAT
  • EĞLENCE/TATİL
  • WEBTV
  • MODA/TASARIM
  • SPOR
  • İNGİLTERE GÜNDEMİ
  • EKONOMİ
  • TİCARET
  • YAŞAM/SAĞLIK
  • KÜLTÜR/SANAT
  • EĞLENCE/TATİL
  • WEBTV
  • MODA/TASARIM
  • SPOR
No Result
View All Result
Olay Gazete Turkish Newspaper in London
  • ENFIELD
  • HACKNEY
  • HARINGEY
  • ISLINGTON
  • GÜNEY LONDRA
  • KIBRIS KKTC

Geçmi̇şten günümüze türk modası

09/11/2018
0
SHARES
2.1k
VIEWS
Bu yazı 9 Kasım 2018 tarihinde yayınlanmıştır
Ayda G. Çetinkaya

İnsanlık tarihi kadar eski olan kı­yafetler, ilk olarak sıcak soğuk gibi tabiat şartlarından vücudu korumak için ortaya çıkmıştır. Daha sonraki za­manlarda iklim, coğrafya ve tabiat şartları kadar dini inanışlar, kültürel değerler, sosyal statü, cinsiyet, eko­nomik durum da kiyafetlerin şekil­lenmesini ve statüsünü belirlemiştir.

Zaman içerisinde ekonomik du­rumların gelişmesi, kıyafet ihtiya­cının çeşitlenip artmasıyla ‘moda’ kavramı ortaya çıkmıştır. Moda ke­lime anlamıyla, süslenme özentisi ya da değişiklik gereksinimiyle toplum yaşamına giren geçici yenilik olarak tanımlanır. Modanın geçici bir ye­nilik olması geçmişten günümüze değişken akımları ortaya çıkarmış­tır. Kültürel ve dini farklılıklar, top­lumsal ihtiyaçlar, global dünyadaki modern çağa ayak uydurmak amacı ‘moda’nın dünden bugüne değişi­mine neden olmuştur. Bu gibi ne­denlerin etkisiyle de ‘Geçmişten gü­nümüze Türk Modası’da bir çok de­ğişime uğramıştır.

Eski Türklerin Kıyafetleri

Eski Türklerin Kıyafetleri hakkında gravürler ve tarihi kalıntılardan anlaşı­lacağı üzere hayvancılık uğraşı ve gö­çebe hayat şartlarının gereği olarak, deriden yapılmış rahat ve korunaklı kıyafetler tercih edilmiş. Dış giysi ola­rak iç don, kaftan, çapan, çarpıt de­nilen hırka, ceket palto, çizme ve ça­rık kullanılan kıyafetler arasındadır. Kadınlar daha çok şalvar, pantolon, cepken ve başlıktan oluşan kıyafetler kullanmışlar. Göçebe hayat nedeniyle rahatlık bakımından tercih edilen pan­tolon, atlı birliklerin kurulmasıyla gi­yilmesi zorunlu hale gelmiş. Savaş za­manlarında deri, seyahatlerde kumaş kıyafetler kullanılmış, yerleşik hayata geçişle dokuma giysiler yaşamlarına girmiştir. Kadınlar başörtüsü olarak bürüncük, yaşmak ve başlık kullan­mışlardır.

Osmanlı Döneminde

Osmanlı döneminde toplum yaşa­mının bir simgesi olarak belirlenen kıyafet saray mensuplarının ve halkın kıyafetleri olarak ayrılmaktaydı. Sa­rayda giyilen kumaş, renk ve model­deki kıyafeti haklın giymesi yasaklan­mıştı. O dönemde giyilen kıyafetlerin kumaş ve renklerinin anlamları vardı ve giyenin toplum düzeyini yansıt­maktaydı. Seferde ve törende giyilen kıyafetler günlük kıyafetlerden fark­lıydı.Tarihi kaynaklara göre Türkle­rin felaketi hatırlattığı için siyah rengi sevmedikleri daha çok yeşil ve beyaz renkli kıyafetler kullandıkları anlaşıl­maktadır. Başa takılan sarıkların ve yere kadar uzanan elbiselerin ipek kumaşlardan yapıldığı bir çok kay­nakda anlatılmıştır.

Bu dönemdeki kadınlar üçetek veya önden açık elbise, bunun içine de etek-gömlek veya iç elbise giymiş­lerdir. Kadınlar belde altın, gümüş ve taşlarla yapılmış kemerler kullanmış, başa ‘hotoz’ adı verilen başlıklar tak­mış ve dışarıda ferace kullanılmıştır”.

Entari, vücuda göre biçilmiş ca­ket, ev libası, başa takılan ve kalpak denilen serpuş, şal, kareli mintan ve cepkenler, ipek gömlekler, renkli fe­raceler, sırma işlemeli mendiller o dö­nemdeki Türk kadınlarının kullandığı kıyafetler arasındaydı. Kadınlar süs­lenme amaçlı gözlerine siyah sürme çekiyorlardı. Osmanlı kadını entari, şalvar, gömlek-ceket-etekten oluşan kıyafetleri kullanmıştır. Sokağa çıkan kadınlar kıyafetlerinin üzerine ferace veya çarşaf giymiştir. Türk kadınları manto gibi uzun bir elbise olan fera­ceyi 18.yy başlarına kadar giymişler ancak ll. Abdülhamid döneminin or­talarında giyilmesi yasaklanmış, ye­rine çarşaf giyilmeye başlanmıştır.

Osmanlı’da başa giyilen başlıklar çok önemliydi, erkeklerin başlarına giydikleri sarık rütbe ve makamı be­lirlerdi. Saray mensuplarının, askerin ve sivil halkın kıyafetleri ayrı ayrıydı. Osmanlılar, Yeniçerilerin halktan ayırt edilebilmesi için askeri kıya­feti kabul ettiler. Böylelikle şimdiki adıyla üniforma kullanımı hayatımıza girmiş oldu. 17. yy sonlarından itiba­ren yenileşme hareketleri başlamış, iki yüz yıllık dönemi kapsayan bu sü­reçte batılılaşmanın boyutları geniş­lemiş eğitim, siyaset, hukuk, askeri alanlarda olduğu gibi kıyafettede yenileşme hareketleri başlamıştır. 1826 da Yeniçeri Ocağı kaldırılarak Avrupai tarzda Asakir-I Mansure-I Muhammediye adında bir ordu ku­rulmuş ve bu yeni ordunun kıyafet­leri tamamen batı tarzında ceket ve pantolon olarak düzenlenmiş, başlık olarakta mavi püsküllü Tunus fesi ka­bul edilmiştir.

Osmanlı yaşamında esas değişik­lik Batılılaşma hareketleri ve Lale Devri ile yaşanacaktır. Tanzimat Dö­neminde (1839-1871), zengin zümre kendisini diğer halk tabakalarından ayırmak için batı tarzı moda ürünle­rini tüketme yoluna gitmiştir. Bu dö­nemde Avrupa’dan ithal edilen mal­ların tüketimi batı tipi yaşam biçimi­nin temelleri olarak benimsenmiştir. Osmanlı’da Avrupa modasını ilk takip edenler saraya ve üst sınıfa mensup Müslüman kadınları olmuştur. Kadın­ların çalışma hayatına atılmalarıyla birlikte eski giysilerin yerine daha pratik ve rahat kullanımlı yeni giysi­ler benimsenmiş çarşaf ve peçe kul­lanımı giderek azalmıştır.

Cumhuriyet Döneminde

Osmanlı Devletinin savaşlardan yenik düşmesi sonucu ülke toprakla­rının önemli kısımları İtilaf devletleri­nin işgaline uğramıştı. 19 Mayıs 1019 da Milli Mücade başlatan Mustafa Ke­mal, 1923 Cumhuriyetimizin ilanı ile global çağdaş dünyayı yakalamak ve medenileşmek adına bir çok konuda olduğu gibi modayı da içerisinde ba­rındıran ‘Kılık Kıyafet Devrimi’ile ka­dın ve erkek giyiminde modernleşme başlatmıştır.

Kılık Kıyafet Devrimi ile fes, şal­var, peçe, çarşaf gibi kıyafetlerin ye­rine şapka, takım elbise, manto gibi kı­yafetler kullanılmaya başlandı. Dünya moda tarihinde etkili olan İngiliz ve Fransız moda akımı Türk halkınıda kısa sürede etkisi altına aldı. Bu et­kiyle erkek kıyafetleri İngiliz stilinde dikilmeye başlanmış, Türkiye’nin ve hatta dünyanın stil ikonlarından biri olan Mustafa Kemal Atatürk sahip ol­duğu öncü stiliyle Türk halkına adeta rol model olmuştur. Atatürk’ün giysi­leri günün modasına ve katıldığı or­tama uygun kalpak ve şapka, baston, mendil, eldiven, köstekli saat gibi sti­lini tamamlayan aksesuarlardan oluş­maktaydı. Artık Türkiye’de modern erkek stili şapka, ceket, yelek, frenk gömlek, pantolon ve potinden oluşu­yordu.

Mustafa Kemal Atatürk’ün eşi La­tife Hanım ise katıldığı çeşitli orga­nizasyonlarda ve davetlerde kıyafet kombinleriyle Cumhuriyet kadınına rol model niteliğindeydi.

Türk toplumunda Cumhuriyet ilke ve İnkılapları ışığında özellikle Türk kadınının değişen konumu ve yaşam tarzı,Türkiye’ye farklı moda anlayışla­rını beraberinde getirmiştir.

Türkiye’de Kılık Kıyafet Devrimi erkekten çok Cumhuriyet kadınını etkilemiştir. Fransız Moda stilinden etkilenmeye başlayan Türk kadını şapkalar, kısa saçlar, mayo, midiboy elbiseler ve mantolar kullanmaya baş­lamış, şapkalar hem modern hem de muhafazakar kadının en çok kullan­dığı aksesuar halini almıştır.

2000 yıllara kadar şehirli, çalışan kadın ve erkekler, kapalı ya da açık daha modern tarzları tercih ederken, yöresel halkın bir kısmı yerel, bir kısmı ise yerel ve modern karışımından olu­şan bir tarz benimsemişti. Türkiye’de 2000’li yıllardan sonra yaşanan köklü siyasal değişimlerin de etkisiyle kıyık kıyafet ve modada köklü değişimler yaşandı. Kadınlarda, yere kadar uzun etek, elbise ve mantolar, değişik şekil­lerde bağlanan başörtüler, erkeklerde daha geniş kesimli pantolonlar, yaka­sız gömleklerden oluşan, Arap rüzgarı diye adlandırılan giyim tarzı hızla yaygınlaşmaya başladı.

Yazarın Diğer Yazıları
  • Stil sahibi bir şehir (Rochester)
  • Zamanın ötesinde bir lider ‘Gazi Mustafa Kemal Atatürk’
  • Sibel Tüzün ile Moda
  • Sibel Tüzün Londra’da ses eğitimleri veriyor
  • Yaz Mevsiminde Saç Bakımının Püf Noktaları
  • 2021 Mayo Trendleri
  • Güneşli Günler
  • Ayakkabı modaya değil ayak sağlığına uygun olmalıdır
  • Kıvırcık saçlar
  • Saçın Yapısı
Tümü İçin Tıklayınız
Previous Post

İlhan Şeşen’den unutulmaz konser

Next Post

Çocuklara korkmamayı öğreten şenlik...

Related Posts

Köşe Yazıları

İstifa

by olay-admin
25/09/2025
Faruk Eskioğlu

Robinson, İşçi Partisi’ni etkiler mi ?

by olay-admin
25/09/2025
Köşe Yazıları

Sonbahar

by olay-admin
23/09/2025
Köşe Yazıları

Gökyüzünden Mesaj: Geçmişi Kapat, Geleceğe Alan Aç

by olay-admin
22/09/2025
Köşe Yazıları

Vatan, Bayrak, Göç, UK

by olay-admin
18/09/2025
Next Post

Çocuklara korkmamayı öğreten şenlik...

Adres: 100 Green Lanes, Newington Green, Hackney, London, N16 9EH Telefon: 020 3745 1261
020 7923 9090
Email: info@olaygazete.co.uk
seriilanlar@olaygazete.co.uk
100 Green Lanes, Newington Green, Hackney, London, N16 9EH 020 3745 1261 - 020 7923 9090 info@olaygazete.co.uk - seriilanlar@olaygazete.co.uk
Translate:
tr Türkçe
ar العربيةen Englishde Deutschel Ελληνικάiw עִבְרִיתru Русскийtr Türkçeuk Українська
Back

Kategoriler

  • İngiltere Gündemi
  • Sağlık – Yaşam
  • Londra ve Belediyeler
  • Kültür – Sanat
  • Toplum Haberleri
  • Moda – Tasarım
  • Ekonomi
  • Olay Web Tv
  • Köşe Yazıları
  • Spor Gündemi
No Result
View All Result

T&CsTs&Cs

  • Classifieds Advertising
  • Payments

Site Links

  • Site T&Cs
  • Archives
  • Contact us
Site T&Cs - Archives - Contact us
Mobil Uygulamalar Olay Gazete Mobil Uygulamaları
Sosyal Medya
Olay Sosyal Medya

No Result
View All Result
  • KATEGORİLER
  • Seri İlanlar
  • Toplum Haberleri
  • İngiltere Gündemi
  • Ekonomi
  • Ticaret
  • Spor Gündemi
  • Yaşam – Sağlık
  • Kültür – Sanat
  • Moda – Tasarım
  • Eğlence – Tatil
  • KKTC EMLAK
  • KKTC TATIL
  • Video – WebTV
  • Köşe Yazarları