Pandemi, birçok insan için iş ve boş vakitler arasındaki farkı etkin bir biçimde bulanıklaştırdı. “Evden çalışın” diye verilen tavsiyeler ile birlikte görüntülü arama programları, insanların aslında öncekinden daha fazla saatini çalışmaya ayırmasını sağladı.
Bu o kadar da kötü olmayabilir. Ev ve iş arasında seyahat etmek için çok az vakit harcanıyor veya hiç vakit harcanmıyor. Yaz süresince uygulanan seyahat kısıtlamaları da yaz tatillerini zahmetli bir şey haline getirmiş olabilir. Ağustos 2021’de Avrupa’dan bir meslektaşınıza e-mail gönderince, “eylülde çalışmaya döneceğim” gibi bir otomatik cevap alabilirdiniz.
Bu, sinir bozucu bir durum olabilir…Yine de burada küçük bir avuntu var. Yurt dışı seyahatleri ve tatiller artık eskisi gibi değil. Kafanızı dinlemek için bağlantıyı kesmek ve işten tamamen uzaklaşmak artık çok daha zor. Artık birçok insan sahilde güneşlenirken bir yandan da e-maillerini kontrol ediyor. Eskiden işten uzaklaşırdık. Şimdiyse tatilinizden kaytarmak (en azından zihninizde) daha yaygın bir durum. Bu da oldukça büyük bir sorun.
İşle olan bağlantınızı kesip kafanızı dinlemek sizi rahatlatır ve zihninizi tazeler. Akıllı telefonumdaki e-mail özelliğini çok nadir açık bırakırım ve tatilde olduğumda da asla iş araması yapmam veya kabul etmem. İşte nedeni: Eğer e-maillerimi kontrol edip, ilgilenmem gereken bir şey bulup cevap verirsem, “konuşmamız gerek” diye bir cevapla karşılaşabilirim.
Böyle bir durumda birkaç saat içinde konuşmayı kabul edersem (hem de tatilde geç kahvaltı yapmanın keyfine varırken), sonraki iki saati ne hakkında konuşacağımızı düşünerek geçiririm. 15 dakikalık konuşmanın ardından da bir saat boyunca konuştuklarımızı düşünürüm.
Eşimle yaptığım sohbete, okuduğum kitaba veya tatilde yaptığım başka herhangi bir aktiviteye odaklanamam. Zihnimde ofisime geri dönmüş olurum. Yani, başka bir yerde bir sahilde değil de yeniden Londra’da olurum. Bunu biliyorum; çünkü daha önce gerçekten de yaptım. Böyle bir şey tatilinizi mahveder.
Aynı zamanda bu, verdiğiniz aranın size getireceği faydayı da yok eder. Tazelenmiş bir zihinle ve yeni fikirlerle enerji dolu bir şekilde dönmek gibi. 5 yıl önce Bahamalar’daki Noel ve Yeni Yıl tatilini hatırlıyorum. Sahilde okyanusu izlerken aklıma “yılın en iyi fikri” gelmişti.
Aklımdakileri not aldım ve ocak ayında geri dönene kadar başka hiçbir şey yapmadım. O fikir, o zamandan bu yana yılda 6 haneli bir rakam değerinde oldu. Şundan eminim ki, eğer dinlenmiş, rahatlamış ve dikkat dağıtıcı şeylerin uzağında olmasaydım, zihnim o fikri edinecek kadar temiz ve açık olmayacaktı.
Biri zamanında şöyle demişti: “Zihin paraşüt gibidir; yalnızca açık olduğunda işe yarar.” Bu, işinizi sevdiğiniz ya da kendi işinizi veya şirketinizi yönettiğiniz durumlarda da geçerlidir. Diğer insanlar, ortaya çıkacak az çok her durumla ilgilenebiliyor olmalıdır ve bunda bir sorun yoktur.
Eğer gerçekten gerekliyse ve yapmaları şartsa sizinle nasıl iletişime geçeceklerini bilirler. “Gerekliyse” kelimesine tekrardan vurgu yapmak istiyorum. Ayrıca neredeyse hiçbir zaman da “gerekli” olmaz. Birkaç yıl önce tatildeydim ve kıdemsiz bir çalışan bana mesaj atması gerektiğine karar vermişti.
Başka bir çalışan canını sıkıyordu. İş ortağımla konuştu ve iş ortağım da kendisine, yapabileceğim hiçbir şey olmadığı için gönderdiği mesajı hoş karşılamayacağımı iletti.
Ona bir kreş değil bir iş yönettiğimi, 50 yaşında bir kadın olarak daha olgun davranabileceğini ve insanlarla iyi geçinmesini söyledi. Mesaja cevap vermedim. “Gerekli” değildi. O da birkaç hafta sonra başka bir işe girdi.
- Konut piyasasındaki son gelişmeler (2)
- Konut piyasasındaki son gelişmeler (1)
- Yoksul kalmanızı sağlayan 9 alışkanlık
- Borsa merkezli dolandırıcılıklar artışta – dikkatli olun…
- İnsanlar neden böyle aptalca şeyler yapıyor?
- Yıllık yüzde 73 oranında, garantili bir geri dönüş ister miydiniz?
- İstikrar devrinin ölümü, normalin sonu (2)
- İstikrar devrinin ölümü, normalin sonu (1)
- Tesla’nın yeni Cybertruck’ı kurşun geçirmez ve yolcular için güvenli (2)
- Tesla’nın yeni Cybertruck’ı kurşun geçirmez ve yolcular için güvenli (1)