Dünya ezgileri ve gitar

Bu yazı 23 Eylül 2014 tarihinde yayınlanmıştır

Dünya’nın dört tarafında bir çok müzik türünde kullanılan gitar, genel teoriye göre İspanya’ya bugünkü Fas üzerinden gelen Moor uygarlığının etkisi ile gelişmiştir. Zaten Flamenko müziği de Endülüs (Isp. ‘Andalucia’) bölgesinin geleneksel müziğidir.
Yani İspanya’nın tamamının müziği değil. Moorlar’ın kullandığı ud teoriye göre zaman içinde gitara dönüştü. Ve bildiğimiz Flamenko gitardan ise değişik akustik ve elektrik gitar çeşitleri ortaya çıktı. Geçtiğimiz Şubat ayında hayatını kaybeden Paco de Lucia Flamenko’yu Dünya’da bu kadar meşhur etmiştir.
Gitarın Türk müziklerinde de kullanıldığını biliriz. Ama tıpkı piyano gibi tampere sisteme göre dizayn edilen bir alet olduğu için, içinde koma sesleri olan makamsal müziklerde kullanılmaz. Tabii perdesiz gitar ile bu yönde de denemeler yapılabilir. Yeri gelmişken, perdesiz gitar demek aynen ud ya da keman gibi klavyesi üzerinde perdeleri olmayan gitar demektir. Sanatçı perdesiz gitarda duyusu ile doğru yerlere basmayı becerir ve ama perdesiz gitarın ses rengi de vaz geçilmez bir zenginliktir.
Tekrar bu sayfada buluşmak üzere hepinize müzikli ve ahenkli günler dilerken Yahya Kemal’in dizeleri ile bitirelim:
Zil, şal ve gül. Bu bahçede raksın bütün hızı…
Şevk akşamında Endülüs üç defa kırmızı Aşkın sihirli şarkısı yüzlerce dildedir.
İspanya neş’esiyle bu akşam bu zildedir.…
Ünal Ünaydın, İstanbul ve Amsterdam’da değişik disiplinlerde sanat eğitimi aldı. Sanat ve eğitim çalışmalarına Londra’da devam eden yazarımız kültür sanat alanında yazıları ile sizinle birlikte olacak.
Ünal Ünaydın / Kısa özgeçmiş
Orta ve yüksek öğrenimini İstanbul’da tamamladı ve ardından yüksek lisans eğitimi için gittiği Amsterdam’a yerleşti (1999). orada on yıl yaşadıktan sonra eşinin akademik görevi nedeni ile 2009’da Londra’ya yerleşti.
Mimar Sinan ve İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı Yüksek Lisans mezuniyeti sonrası Amsterdam Konservatuarı’nda müzik eğitimi üzerine yüksek lisans ve Amsterdam Üniversitesi’nde ise iki sene sinema ve Televizyon eğitimi aldı.
Yaklaşık yirmi sene boyunca İstanbul, Amsterdam ve Londra’da koro şefliği, müzik öğretmenliği, vocal coaching, spikerlik, seslendirme ve aktörlük çalışmaları yürüttü. Kısa bir sure Madrid’de yaşadı. Son olarak 2012 yılında Songlines Choir eşliğinde Sarah Jewels’in müzikleri ile Nazim Hikmet’i canlandırdı.