Geçen haftalarda Londra’daki Enfield Belediyesi’nin geçen dönem başkanı olan Sabri Özaydın ile İngiltere ve Türkiye’deki belediyecilik sistemi konusunda sohbet ettik.
Geçen hafta bir kısmını aktardığımız sohbetin devamı da şöyle dostlar:
– Merkezi iktidar, burada da kendi partili belediyelere desteği var mı? Türkiye’deki gibi iktidarın başı seçmeni, kendisinden olmayan bir belediyeye ödenek ayırmamakla tehdit edebilir mi?
– Buradaki seçmen o kadar cahil değil. Böyle bir ihtimal bile olamaz. Partiler arasında çok fazla bir politik görüş ayrımı olmadığı için seçmen oy verdiği partiyi kolayca değiştirebiliyor ya da sandığa gitmiyor. Bu nedenle de siyasiler söylemlerinde ayrımcı ve ötekileştirici tavır ve dilden uzak durmaya özen gösteriyor. Seçmen de tüm haklarını biliyor ve kim gelirse gelsin hizmet alacağının farkında. Onun o hakkını kimse elinden alamaz.
Haaa şu şekilde olabiliyor mesela iktidardaki Muhafazakar hükümet, Muhafazakar belediyelere eksik kaldığı yerlerde örtülü ödenek adı altında ödeme yapıyor. Biz İşçi Partili belediyelere bunu ya yapmıyor ya da yeterince yapmıyor. İstiyor ki biz hizmette geri kalalım ve bir sonraki seçimde seçmen bizi sandıkta cezalandırsın.
Burada merkezi hükümet ödenek vermekten kaçınamaz ama kendi belediyesine 50 yerine 70 verebilir. Sorunuza gelirsek iktidarın başı, muhalif seçmene “belediyenize ödenek vermem” gibi bir tehdit dili kullanması vatandaş, hatta kendi partilileri tarafından protesto edilir. Ayrıca millet meclisinde alay konusu olur, “ti”ye alınır. Özellikle kendi partisi içinde istifası istenir. Ve büyük bir ihtimal görevden alınır.
– Türkiye’de belediyeler kamu olanaklarını yandaş cemaat ya da vakıflara hatta aile üyelerine peşkeş çekebiliyor. Burada buna benzer eleştiriler söz konusu mu?
– Mümkün değil. Belediye başkanı olduğum dönemde belediye aracını özel amacım için kullanmam söz konusu değildi? Türkiye’den bir belediye başkanı yakınını Londra’ya göndermişti beni de arayıp havalimanından aldırmamı rica etmisti. Ben onu belediye aracıyla aldırmış olsaydım bu benim siyasi kariyerimin sonu olurdu. Bunu Türkiye’deki “doğal sayılan” mentaliteyi anlatmak için anlatıyorum. Burada sadece sıkı denetimdeki hayır kurumlarına destek olunur.
– Türkiye’de yerel seçimlerde de vaatler uçuşuyor. Burada da öylesine yerine getirilemeyecek uçuk vaatler söz konusu mu?
– Burada uçuk vaatler dolandırıcılığa girer. Vaatler yeterince gerçekçi ve yapılabilir olmazsa seçmen kendisiyle alay edildiğini düşünür ve sandıkta ters teper. Vaatlerin yüzde 80’ini yerine getirebiliyorsanız başarılı bir siyasetçisiniz demektir. ”
“Vaadin ne kadarını yaptığınızdan öte ne kadar samimi olduğunuz seçmen açısından önemli” diye düşünüyorum. Bir de Türkiye’deki vaatler dikkatimi çekti, yeniden aday olan bir başkan, yapması gerekeni yaptığı için oy istiyor.
Örneğin “Yolları tamir ettim!” diyor. Burada buna gülerler. “Sen zaten onun için göreve geldin.” Tabii yapacaksın! Geçmişte Türkiye buradaki sistemi uyarlamak istemiş fakat siyasi kırılganlıktan dolayı başaramamış. Belediye yöneticiliği gelir kapısı da değildir. Seçilmiş yöneticiler iyi para kazanmaz ve tek hedefleri vardır o da sosyal faydayı çoğaltmaktır. Burada siyaset para için yapılmaz.
– Bu anlattıklarınızdan Türkiye’de belediyecilik daha kolay diyebilir miyiz?
– Sosyal belediyecilik ve hizmet açısından doğru! Siyasi ayrımcılık açısından ise kolay değil. Örneğin AKP’li belediye ile DEM Partili belediye aynı olabilir mi? Birisi ne yapsa denetimi geçeceği için rahat, nasıl olsa arkasında iktidar var, diğeri ise iyi belediyecilik yapsa bile yerine kayyum atanma korkusu var. “Türkiye’deki en büyük sorunlardan biri olan partizanlığın merkezi-yerel yönetim çatışması yaratması” denilebilir. Vatandaş siyasi görüşü ne olursa olsun hukukun ve fırsat eşitliğinin herkese eşit uygulanacağını görmeli. Vatandaş hakkına sahip çıkıp bu bilinçle hareket ettiği, merkezi ve yerel yönetimin halka, kendisine hizmet için var olduğunu bildiği süreçte bazı engeller de aşılmış olacaktır.
***
Face’de yanıtını bildiğim bir soru ile karşılaştım: “Arkadaşlar. Bildiğiniz gibi Vodafone artık Türkiye de roaming yapmıyor. Extra paketlede 62 gün sınırlı. Ben Türkiye’de yazın uzun kalıyorum. Biliyor musunuz hangi İngiliz telefon operatörü zaman sınırsız Türkiye için roaming yapıyor? Teşekkürler.”
Yararı olur deyü yanıtı sizinle de paylaşıyorum: “Türkiyedeki telekom şirketinizden alacağınız internetli bir numara (“pay as you go” olabilir) İngiltere numaranızdaki WhatsApp’ı da çalıştırıyor. Hem daha da hesaplı.”
- 2 Mayıs’taki oyum
- Oxford Street’de Urfa’daki işçileri desteklemenin erdemi
- Namık Kemal’in Londra’daki izi
- İngiltere’de emekli maaşı 50 paket sigara karşılığında
- İki ülkede belediyecilik karşılaştırması (I)
- İngiltere laikliği sağlamlaştırıyor
- Emekli WASPI kadınlarının zaferi…
- İngiltere’nin simgesi Minilerin tasarımcısı: İzmirli Alec
- Kral Charles ve bir yoksul hastalığı olarak kanser…
- Ahhh Kate Osamor bir çuval inciri berbat ettin!