Geçen pazar 30’uncu DAY MER Kültür ve Sanat Festivali’nde toplum üyesi yazar arkadaşlarla kitap tezgahındaydım. Öncelikle festivalin finali olan park şenliğinin çok başarılı geçtiğini belirtmeliyim. Organizasyonu mükemmeldi. Güler yüzlü genç görevliler işlerini başarıyla yaptılar. Festivale katılımın da kapı sayımına göre 15 bine yakın olduğu söylendi. İlk gençlik yıllarımın grubu Moğollar hâlâ efsane olduklarını sahnede kanıtladılar.
Bu tür etkinliklerin bir diğer özelliği de eşi dostu görme fırsatı yaratmasıdır. Öyle de oldu. Pek çok eski arkadaşımı gördüm. Festival’de sergilere ve kitaplara ilginin az olduğunu gözlemledim. Kitapları göz atan bir annenin eteğinden “Hadi gidelim” diye asılan çocuğa bir şeyler anlatmak isterdim ama olmadı. Bizim kitap tezgahına inat, hemen yanıbaşımızdaki Çin yapımı takı ve kolyeleri satan tezgah da çok yoğundu. Kitap tezgahındaki sandalyemden sergiyi de gözlemleme şansım oldu. “Serginin asıldığı panellerin dibine kilim açarak piknik yapanlar ve top oynayanlar serginin gezilmesini engellediler” diye yazacaktım ama pek sergileri gezen olmadığı için ciddi biçimde engellenen de olmadı doğrusu.
DAY MER kültür ve sanatla toplum üyelerini buluşturarak yararlı bir etkinlik yaptı ama toplum daha çok sahne, yeme-içme ve takı sanatına ilgi gösterdi. Bu da toplum olarak genel kültür seviyemizin sığ olduğunu gösteriyor.
***
Önümüzdeki pazar da GİK DER, 11’inci Kültür Sanat Festivali’ni ırkçılık ve faşizm karşıtlığı temasıyla Edmonton Pymmes Park’taki park şenliği ile sonlandıracak. İngiltere’nin İstanbul Başkonsolosluğu vize vermediği için Suavi park şenliğinde sahneye çıkamayacak. Suavi ve GİK DER yaptıkları açıklamalarda vize verilmemesini kınadılar. Vizeye külliyen karşı birisi olarak söyleyecek çok şeyim var. Batılı ülkeler vize konusunda kendi koydukları kuralları bile takmıyorlar.
Suavi’ye neden vize verilmez ki? Eğer başvurusunda bir eksiklik varsa uyarırsın, o da tamamlar. Türkiye’nin sevilen bir sanatçısına vize verilmemesi İngiltere’nin ayıbı olduğu kadar Türkiye’deki hükümet açısından da onur kırıcı olmalı.
Düşünün bir kere vatandaşına verdiğiniz pasaportun bir değeri yok ve vatandaşının seyahat özgürlüğü bir başka ülke tarafından keyfi olarak kısıtlanıyor, gasp ediliyor, siz de bir şey yapmıyorsunuz.
Bir de bu vize olayı kazanç kapısına döndü. İngiltere’ye 2019 turistik vize ücretleri 6 Aylık 113, 2 yıllık 429, 5 yıllık 780, 10 yıllık 978 dolar. Vize verilmediğinde de paranız yanıyor. Öğrenci ya da aile birleşme vizeleri ise can yakan cinsinden. Bu da haksızlığın bir başka boyutu…
GİK DER Yönetim Kurulu’na Suavi’ye vize verilmemesini yargıya taşımalarını öneririm.
***
Bir diğer emrivaki haksızlık da, uçak biletlerinde. Gidiş dönüş aldığınız uçak biletinin gidişini kullanmadığınızda geliş biletiniz yanıyor. Nedeni terörizmle mücadeleymiş. Böyle saçma sapan bir şey olur mu? Ama tersi olabiliyor. Gidiş biletinizi kullanıp dönüşü kullanmadığınızda hakkınızda dava açılmıyor.
Böylesi bir haksızlığa karşı da dava açılmalı. Ayrıca havayolları kullanılmayan biletlerin vergilerini bilet sahiplerine iade etmek zorundalar. Bu konuda da kulaklarının üstüne yatarak haksız kazanç elde ettiklerini belirtmeliyim. Neyse dostlar haftaya başka bir konuda sohbet etmek üzere.
- Oxford Street’de Urfa’daki işçileri desteklemenin erdemi
- Namık Kemal’in Londra’daki izi
- İngiltere’de emekli maaşı 50 paket sigara karşılığında
- İki ülkede belediyecilik karşılaştırması (II)
- İki ülkede belediyecilik karşılaştırması (I)
- İngiltere laikliği sağlamlaştırıyor
- Emekli WASPI kadınlarının zaferi…
- İngiltere’nin simgesi Minilerin tasarımcısı: İzmirli Alec
- Kral Charles ve bir yoksul hastalığı olarak kanser…
- Ahhh Kate Osamor bir çuval inciri berbat ettin!