Son zamanlarda ilginç bir ders öğrendim. Gözleriniz ve kulaklarınız, yalnızca beyninizin aradığı şeyi görüp duyar. Bunu bir düşünün. Ben öyle yaptım. Birden bire neden her gittiğim yerde Boxer türü köpekler gördüğümü (beni tanıyanlarınız bilir…) ve siyah SUV tipi araçlar gördüğümü anladım. Beynim bunlar için ayarlanmış.
Anlatmak istediğim şey şu: Nasıl düşündüğünüz, ne düşündüğünüzü düşünmek sizin kontrolünüzde. Yani, beyninizi ne aramaya ayarlayacağınıza siz karar verebilirsiniz. Peki, beyninizi belli şeyleri aramaya ayarlarsanız ne olur? Belki fırsatları görmeye? Beyniniz onları görecektir. Geri kalan sesleri ve gereksiz şeyleri de dışarıda bırakmaya ayarlayabilirsiniz.
İlginç emlak ve iş fırsatlarını anında görmek ve televizyondaki işe yaramaz programları veya ünlü dedikodularını görmemek gibi (cidden kimin umurunda?)… Haberleri saymazsak, haftada belki bir saat televizyon yayını izliyorum. Film izlemek istersem de “streaming” içerikleri harika. Büyük bir ekonomik fırtınaya ve zor bir enflasyon dönemine doğru yol alıyoruz gibi gözüküyor. Diğerleri gibi acı çekebilir veya aradan sıyrılıp fırsatları yakalayabilirsiniz. Ben, ne tarafta olmayı tercih edeceğimi biliyorum…
Zor zamanlarda inanılmaz fırsatlar olur ve olacaktır. Nakit paranızı hazır tutun ve sabırlı olun. Bir de beyninizi ayarlayın ki, bulmak istediğiniz şeyi gözleriniz görsün ve kulaklarınız duysun. Ben, şanslıyım. Birçok emlak anlaşmasına dahil olabilecek kadar şanslıydım. Belki de bin tane anlaşmaya dahil oldum. Bazıları kendim bazılarıysa başka insanlar için ama konu bu değil. Beni en çok heyecanlandıran nokta şu ki, kendimin veya başka birinin para kaybettiği bir anlaşmayla hiçbir bağlantım olmadı.
Bu da demek oluyor ki, tüm YAPMADIĞIM anlaşmalar sayesinde para kazandım. Para kaybettirecek olanlardan bahsediyorum. Böylelikle bilge ve başarılı oldum. Harika anlaşmalar yapma konusunda not alınması gereken birkaç önemli nokta: Bir şey satın alırken, anlaşmayı yapmadan vazgeçmekten çekinmeyeceğiniz izlenimini verin. Başka bir deyişle çaresiz görünmeyin.
Belki de ilgi gösteren tek alıcı sizsiniz ve satıcı sizinle anlaşmak için büyük bir baskı altındadır. Düşünecek başka bir nokta da piyasa değeri olacaktır. Piyasa değeri nedir? Gerçekten belli bir değer yoktur; sadece görüşler vardır. Piyasa değeri, istekli bir alıcının, istekli bir satıcıya, ikisinin de anlaşmayı yapmak isteyeceği bir düzeyde ödemekten memnun olacağı miktardır. Bu miktarı başka faktörler de etkileyebilir.
Diyelim ki satıcı çaresizce belli bir tarihe kadar hızlıca bir anlaşmaya varmak istiyor (mesela bu ayın sonuna kadar) ve mülkü için 200 bin sterlin istiyor. Siz de ilgilenen tek alıcı olarak ortaya çıkıyorsunuz ve sadece 100 bin sterlin verebilirsiniz. Bu durumda satıcı zor bir kararla karşı karşıya kalır. Eğer gerçekten şimdi satma konusunda çok çaresizse (belki bankadan haciz gelmiştir…) 100 bin sterline satabilir. Bu da mülkün piyasa değeri olur.
Sizin veya benim yapabileceğimden daha harika anlaşmalar olacaktır (vardır da…). Beyninizi ayarlayın ve seçimlerinizi akıllıca yapın. İyi şanslar (yine de ben kendi şansımı kendim yaratırım)!
- Emekli olmak mı, yeniden yapılanmak mı?
- Şans mı beceri mi?
- Mali danışmanınız zengin mi?
- Duyabileceğiniz en önemli soru
- Konut piyasasındaki son gelişmeler (2)
- Konut piyasasındaki son gelişmeler (1)
- Yoksul kalmanızı sağlayan 9 alışkanlık
- Borsa merkezli dolandırıcılıklar artışta – dikkatli olun…
- İnsanlar neden böyle aptalca şeyler yapıyor?
- Yıllık yüzde 73 oranında, garantili bir geri dönüş ister miydiniz?