Sevgili dostlar nihayet Türkiye ve Kıbrıs’tan İngiltere’ye göçün serüvenini anlattığım “Londra’da Bizim’Kiler” sizinle buluşuyor…
Üç kitaplık külliyatla ilgili ayrıntılı bilgi ve isim sorgulamasını “londradabizimkiler.com”dan yapabileceksiniz. Olay Gazetesi, Londra Gazete, Haber, Eurovizyon, Evrensel, Açık Gazete, Fieldseat / Kit@pEvi, Petit Coin Art Café ve Yaşar Halim şubelerinden 50 sterlin karşılığında satın alabileceksiniz. Ayrıca faruk@acikgazete.com’a da sipariş verebileceksiniz.
Türkiye’li toplumun 150 ve Kıbrıslı toplumun 100 yıllık göç serüvenini ele alan üç ciltlik Türkçe ve İngilizce kitabı “Londra’da Bizim’Kiler”de kendi tarihinizi okuyacaksınız. “Londra’da Bizim’Kiler”in ilk cildi Türkiye ve Kıbrıs’tan göçü, toplumun oluşumu ve kurumlaşmayı tarihsel sıra içinde anlatıyor. İkinci cilt ise toplumda kültür, sanat ve sporu ele alıyor. Üçüncü kitap da “Toplumun Yüzü” ara başlığı ile sözsel tarih çalışması sayılıyor, toplumun gelişmesine katkıda bulunmuş ve kendi özgeçmişleri çalıştıkları sektörün gelişmiyle örtüşen 100 ismin biyografisini içeriyor.
Üç kitaplık set toplam 1152 sayfa ve A4 boyutunda kaliteli kuşe kağıda basılı. Kitaplarda bir kısmı arşiv değeri olan 2 bine yakın fotoğraf bulunuyor, 100 ismin biyografisinin yanı sıra binden fazla toplum üyesi de tanıtılıyor. Bilimsel değeri bulunan bir kaynak olması için 8 yıl boyunca titiz bir çalışma yürüttüğümü de burada belirtmeliyim. Kitapta çalışmaya destek olanlara (buraya sığımayacak kadar) uzunca da bir teşekkür listesi var. Umarım “Londra’da Bizim’Kiler” araştırmacalara ciddi bir kaynak, bu ülkeye ekonomik ve kültürel katkımızın da ciddi bir belgesi olur.
Kitabın kapak adı seçimine gelirsek, 1950’lerde Kıbrıslı toplumun oluşmaya başlar, 1970’lerden itibaren de Türkiye’den gelenler bu yeni topluma katılır ve kültürleri de bu ortaklıkta harmanlanır. Hem Türkiye, hem de KKTC’deki hükümetlerin geride bırakılan aile yakınlarının İngiltere’deki toplumu bir erzak deposu yani “kiler” gibi gördüğü acı ama gerçek. Bunun için Türkçe başlıkta kelime oyunuyla “Londra’da Bizim’Kiler” dedik. İngilizce başlıkta ise “Birleşik Krallık’taki Türkiye ve Kuzey Kıbrıs’tan Gelen Toplum” demeyi tercih ettik.
“Londra’da Bizim’Kiler”in üç bölümünde yer alan önsözlerde çalışma şöyle değerlendirildi:
PROF. DR İBRAHİM SİRKECİ: Eskioğlu genel akıcı anlatısının yanında hem kendi köşe yazılarına hem başkalarının yazılarına yer verdiği bu çalışmayı yüzlerce fotoğraf ile bir nevi taşınabilir toplum müzesi oluşturmuş. Londra’yı ve Türkiyelilerin yaşamlarını merak edenler için paha biçilmez bir kaynak ortaya çıkardığı için Eskioğlu’nu tebrik ediyorum.
AYDIN ÇUBUKÇU: Eklemeden geçemeyeceğim, Faruk Eskioğlu’nun kendi hikâyesi, bu sürecin basit ve küçük bir parçası değildir. Eğer tarih, yalnızca geçmişteki olayların deposu değil de insan hayatının tüm yönleriyle dile getirilmesi ise, Faruk Eskioğlu, burada bir tanık ve anlatıcı olmanın ötesinde, o tarihi yapanlardan biri olarak anılacaktır.
PROF. DR. MEHMET ALİ DİKERDEM: Bu serüven, anlatılması gereken bir serüvendi. Anadolu ve Kıbrıs mozaiğinin oluşumunu Faruk Eskioğlu’ndan başka anlatabilecek kim
olabilirdi?
Bu yazının başlığına gelirsek dostlar, önümüzdeki üç cumartesi üç ayrı kurumda yapılacak imza günlerine davetlisiniz. Lütfen defterinize not edin 18 Ocak Cumartesi saat 15’te Wood Green’deki İAKM-Cemevi (imza günü-panel), 25 Ocak Cumartesi saat 18.30’da Tottenham’daki DAY MER (imza günü-kokteyl) ve 1 Şubat saat 16’da da 628-630 Green Lanes’deki TCCA’de (imza günü-panel) buluşmak üzere diyoruz.
- Oxford Street’de Urfa’daki işçileri desteklemenin erdemi
- Namık Kemal’in Londra’daki izi
- İngiltere’de emekli maaşı 50 paket sigara karşılığında
- İki ülkede belediyecilik karşılaştırması (II)
- İki ülkede belediyecilik karşılaştırması (I)
- İngiltere laikliği sağlamlaştırıyor
- Emekli WASPI kadınlarının zaferi…
- İngiltere’nin simgesi Minilerin tasarımcısı: İzmirli Alec
- Kral Charles ve bir yoksul hastalığı olarak kanser…
- Ahhh Kate Osamor bir çuval inciri berbat ettin!