Dubai’nin kurucusu Şeyh Raşid’e, ülkesinin geleceğiyle ilgili bir soru soruldu ve o da şöyle yanıt verdi: “Dedem deveye biniyordu, babam deveye biniyordu, bense Mercedes’e biniyorum. Oğlum Land Rover’a biniyor ve torunum da Land Rover’a binecek… ama torunumun oğlu yine deveye binmek zorunda kalacak.”
Ona bunun nedenini sorduklarında ise yanıtı şu oldu: “Zor zamanlar, güçlü adamlar yaratır; güçlü adamlarsa rahat zamanlar yaratır.
Rahat zamanlar, zayıf adamlar yaratır; zayıf adamlarsa zor zamanlar yaratır. Birçok kişi bunu anlamayacak ama parazitler değil, savaşçılar yetiştirmelisiniz.”
Buna bir de geçmişin büyük imparatorlukları gibi tarihi gerçekleri de ekleyebiliriz…
Persler, Truvalılar, Mısırlılar, Yunanlar, Romalılar ve daha yakın tarihe bakacak olursak da Hollandalılar, Fransızlar, Osmanlılar ve Britanyalılar… Hepsi de 240 yıl içinde yükseldi ve yok oldu.
Dışarıdan düşmanlar tarafından fethedilmediler; içeriden çürüdüler.
Şimdi Amerika da o 240 yıllık süreyi geçti ve çürükler görünmeye başladı.
Hatta çürüme hızlanıyor. Sadece Amerika da değil…
Bu durum tüm batı dünyası için geçerli. Mercedes ve Land Rover yıllarını geçtik…
Ufukta develer var. Britanya’daki en kararlı jenerasyon, İkinci Dünya Savaşı sırasında Normandiya sahillerine baskın yapan 18 yaşındaki çocuklardan oluşuyordu.
Savaşları savunmasam da insanların hayata hazırlanmasının en iyi yolunun birkaç yıl orduya katılmak olduğunu düşünüyorum.
Disiplini, sistemi, sorumluluğu, ekip çalışmasını öğreniyorsunuz.
Daha iyi ve daha üretken bir insan haline geliyorsunuz.
Bu ilginizi çekmediyse o zaman dövüş sanatları kursuna katılın (12 yaş üstü için ideal) ve devam edin.
Siyah Kuşak takmayı hak ettiğiniz gün, hayatınızı geri kalanının değiştiği gün olacak.
Biliyorum. Öğrenilen dersler ve alışkanlıklar, hayat ve iş açısından paha biçilemez bir değere sahip.
Şimdi, Normadiya çıkarmasından sadece iki jenerasyon sonra geldiğimiz noktadaysa bazı 18 yaşındaki çocuklar, duygularını incitecek sözler duydukları için güvenli odalara saklanmak istiyor.
Hükümetten veya ailelerinden de bedava şeyler talep ediyorlar.
Çünkü buna hakları olduğunu düşünüyorlar. Batı’daki eğitim sistemi de tamamen alt üst olmuş durumda.
Çocukların, kurallar ve sıkı bir sistem yerine “hakları” var.
Öğretmenler yaramaz öğrencileri terbiye edemiyor. Aileleri de öyle.
Bu tamamen çılgınlık. Bu durum yalnızca parazitlerin üremesine yol açar.
Bu çocuklara sıklıkla “kar tanesi” deniyor.
Çünkü, baskı altındayken eriyorlar. İşverenlerin neden otomasyonu veya yaşı daha büyük kişileri işe almayı tercih ettiğini hiç düşündünüz mü?
Hiç şüphe yok ki, “ufukta develer var.” Düşünmemiz gereken bir şey var mı? Tarih bir şekilde tekerrür etmenin yolunu bulur.
- Emekli olmak mı, yeniden yapılanmak mı?
- Şans mı beceri mi?
- Mali danışmanınız zengin mi?
- Duyabileceğiniz en önemli soru
- Konut piyasasındaki son gelişmeler (2)
- Konut piyasasındaki son gelişmeler (1)
- Yoksul kalmanızı sağlayan 9 alışkanlık
- Borsa merkezli dolandırıcılıklar artışta – dikkatli olun…
- İnsanlar neden böyle aptalca şeyler yapıyor?
- Yıllık yüzde 73 oranında, garantili bir geri dönüş ister miydiniz?