
2001 yılından bu yana, Zihinsel Sağlık Vakfı, zihinsel sağlık sorunları hakkında farkındalığı artırmak ve yardım ve tavsiye sağlamak amacıyla Zihinsel Sağlık Farkındalık Haftası’na öncülük etmektedir.
Fiziksel olarak bir yerimiz ağrıdığında ya da hastalandığımızda bir uzmana görünmekten çekinmeyiz. Ancak maalesef, ruh sağlığımızla ilgili bir sorun yaşadığımızda, yargılanmaktan korktuğumuz için bunu çoğu zaman kimseyle paylaşmaz ve destek almayız.
Doktora eğitimimde NHS’in kronik ağrı merkezinin psikoloji bölümünde staj yaptım ve bulunduğum bölgeden dolayı birçok Türkçe konuşan bireyle görüştüm. Psikoloji servisine yönlendirilen birçok Türkçe konuşan kişinin beni gördüğündeki ilk tepkisi genellikle “Ben neden buraya geldim ki? Benim vücudum ağrıyor, kafamda bir şey yok” oluyordu. Bu durum üzerine, Türkçe konuşan danışanlarımın kronik ağrı için gittikleri psikoloji servisindeki deneyimlerini anlamaya yönelik bir araştırma ve tez tamamladım. Bulgularımı burada uzun uzun anlatamayacağım, ancak kısaca, Türkçe konuşan toplumda psikolojik sorunların yoğunlukla fiziksel olarak deneyimlendiğini bir kez daha kanıtladım. Türkçe konuşan toplumda fiziksel rahatsızlıklar daha çok kabul görüyor, daha az yargılanıyor ve ruh sağlığına göre çevreden daha çok destek alınıyor. Tezim, ayni zamanda bu bakış açısının aslında NHS sisteminde nasıl beslendiğini de anlatmaya çalışıyor. Detaylı okumak isterseniz tezime bu linkten ulaşabilirsiniz: www.blueorchidcounselling.com
Tabii ki bu durum sadece Türkçe konuşan topluluğa özgü değil. Genel olarak ruh sağlığımıza karşı süregelen önyargılarımız devam etmektedir. Bu önyargının faturası sistemik olarak da etkisini göstermektedir. Maalesef ruhsal sağlığın tedavisi hemen sonuç veren veya somut bir ilerleme gösteren bir süreç olmayabilir. Bu sebeple ruh sağlığı kurumlarına yapılan yatırımlar kısıtlıdır.
İşte tam da bu yüzden zihinsel sağlık farkındalık haftaları ve buna bağlı aktiviteler çok önemlidir. Farkındalığın artması, bireylerin ruhsal sağlık sorunları için destek almalarını kolaylaştıracak ve talep arttıkça, bu servisler için devlet tarafından yapılan yatırımlar da eşit şekilde sağlanacaktır. Son zamanlarda birçok bilimsel çalışma, ruhsal sağlık sorunlarının fiziksel sağlığı doğrudan etkilediğini kanıtlamıştır. Aslında, artık birçok araştırma fiziksel ve ruhsal sağlık sorunlarının ayrı değil, birbirlerini birçok şekilde etkilediğini ve karşılıklı olarak ele alınması gerektiğini göstermektedir.
2024 yılının Zihinsel Farkındalık Haftası’nın teması “Hareket”tir ve bu tema, fiziksel hareketin zihinsel sağlığımız üzerindeki olumlu etkisine dair farkındalığı artırmayı amaçlamaktadır. Belki siz de bu haftanın amacına uygun olarak zihinsel sağlığınız için bir değişiklik ve farkındalık yaratabilirsiniz. Bu değişikliği ‘hareket’ ile başlatmaya ne dersiniz? Yoğun gününüzü sakin bir yürüyüş ile bitirmeye ne dersiniz?
Bu sefer, nice zihinsel sağlıklı ve bol hareketli günlere! :)
Dr. Gözde Arslan
- Çocuğunuz İngiltere’de ihtiyaç duyduğu sağlık hizmetini alabiliyor mu?
- Bir Feministin Gözünden Uluslararası Erkekler Günü – 19 Kasım
- Psikoloji ve Politika
- Siz Hiç Gökkuşağı Kelebeğini Gördünüz Mü?
- Sosyal Medya ve Psikolojik Bilgi
- 7-8 Yaşındaki Çocuğunuz Aniden Huysuz mu Oldu? Adrenarş: Ergenlik Öncesi İlk Hormon Dalgası
- Başarılı Bir Hayatı Ne Belirler?
- Nöroçeşitlilik Onaylayan Terapi
- Nöroçeşitliliğe Sahip Öğrenciler Için Sınav ipuçları
- Mükemmeliyetçilik, başarı ile ilişkili derin bir kişilik özelliğidir