Gi̇yi̇m tarzınız yaşınızla uyumlu mu?

Bu yazı 12 Nisan 2018 tarihinde yayınlanmıştır

Moda, stil, giyim kuşam hepimizin hayatında olan uçsuz bucaksız bir dünya. Kimimiz tamamen modayı ta­kip ederek giyiniriz, kimimiz sadece yakışanı.

Giyim kuşam bir çok insanın sta­tüsünü belirlerken bazı insanlar için sadece örtünme malzemesi. Günü­müzde yaşanan tüketim çağı modayı da vurmuş durumda. Bir çok giyim markası devamlılıklarını sürdürebil­mek için ürünlerinini değişik görsel yöntemler kullanarak pazarlamakta.

Bu yöntemlerden bir tanesi de yaş grubu tanımadan tabiri caizse 7 den 77 ye kadar giyim grubunu sadece 18 yaş manken grubuna giydirerek tanı­tımlarının yapılması. Her gün bakkal dükkanı gibi çoğalan estetik merkez­leri de aynı durumda. Hedeflerinde sadece ticari kazanç var.

Bu durumun insanların hayatla­rındaki etkisi çok fazla. Hem maddi olarak ceplerini yakıyor, pisikolojileri etkileniyor hemde sokaklarda yüz ifa­deleri kalmamış birbirine benzeyen onlarca insan dolaşıyor. Özendirilmiş yanlış giyim tarzlarıyla 14-20 yaş gru­bundaki çocuklar 30’lu yaşların üze­rinde gözükürken, bazende tam tersi durumlar yaşanıyor. 50’li yaşlardaki ebeveynlerde çocuklarıyla aynı yaşda görünme çabasında. Sonuç, hem gör­sel açıdan hem de psikolojik açıdan dramatik.

NE ÇOCUĞUNUZUN İKİZİ GİBİ OLUN, NEDE EBEVEYNİZ GİBİ!

Mesleğine, statüsüne ve ortamına göre giyinme tarzları olduğu gibi, ya­şına göre de giyim tarzları mevcut.

50 ve üstü

Bu yaş grubunun en çok yaptığı hata, arkadan bakıldığında 18 önden bakıldığında 50 yaşın üzerinde gözük­mesidir. Bu duruma düşmemek için; Mini etek, mini şort, yırtık jean, renkli opak çorap, cancanlı sırt çantası, çok fazla aksesuar, abartılı makyaj (abartı kırışıklıkları ortaya çıkarır) ve çok uzun genç kız saç modellerinden uzak durmak gerekir. Bunun yerine kendi­niz olmayı tercih edin. Küçük beden veya büyük beden tercih etmeyin sa­dece kendi beden ölçünüzde giyinin. Modern ve stil sahibi kıyafetler tercih edin. Zarif ve sizi yansıtan aksesuarlar kullanın. Vücudunuzu saran sentetik kumaşlar değil, rahat ve dükümlü ku­maşlar tercih edin. Renk ve desenleri kontrollü ve vücut yapınıza uyumlu seçin. Ne çok düz ne de çok topuklu ayakkabılar kullanın. Rahat, stil sahibi ve şık olmaya özen gösterin.

40’lı yaşlar

Son yıllarda 40’lı yaşlar kadın­ların en güzel dönemleri olarak ka­bul ediliyor ve bazı markalar ürünle­rinde bu yaş grubunu öne çıkarıyor. Hem iddalı, hem de sofistik giyim tarzı bu yaşlar için oldukça uygun. Ancak vücut yapısını ve şeklini dik­kate almak şart.

40’lı yaşlar belli kalıplar içinde yaşamak zorunda değil. En iddialı parçaları, doğru kombinlerle kulla­narak muhteşem sonuçlara ulaşa­bilir. Deri pantolon-etek, mini etek, dekolte elbise, trençkot, modern ke­simli gömlek, jean, topuklu topuksuz ayakkabı rahatlıkla tercih edebilir. Bu yaşlarda kolej tarzı buluzlar ve etekler, döpiyesler, renkli saç akse­suarları, iddali renklerden abartılı makyajdan uzak durulmalıdır.

30’lu yaşlar

30‘lu yaşlar ilk gençlik yıllarından çıkıp karakterlerin oluştuğu yaşlar­dır. Bu yaşlarda çocukluktan ve 20’li yaşlarda kullanılan kıyafetlerlerden dolabınızı arındırmanız gerekir. Sta­tünüze, yaptığınız işe veya yaşam biçiminize göre bazı parçaları dola­bınıza ekleme zamanı gelmiştir. Bu dönem beden ölçülerinin oturduğu zamanlardır. 30’lu yaşlardaki kişi­ler ten renklerini, vücut tiplerini, öl­çülerini bilmeleri ve bu doğrultuda kendilerine bir tarz belirlemeleri ge­rekir. Bir gün genç kız, bir gün orta yaş sendromuyla dolaşmamalıdırlar. Dolaplarında sade, kısa, uzun spor el­biseler, deri etek-pantolon, jean, sti­letto, blazer ceket, modern kesimli gömlekler, mevsimine ve ortamına göre desenler, renkler rahatlıkla kul­lanabilir. Küçük kız görünümü veren elbiselerden, çocuk ve meyva temalı aksesuarlardan, renkli opak çoraplar­dan, aşırı kısa şort ve eteklerden uzak durmaları kollejli görüntüsünden kur­tulmaları gerekir.

20’li yaşlar

20’li yaşlar çocukluktan çıkıp genç olma yaşlarıdır. Bir çok konuda olduğu gibi giyim konusunda da en çok yanlışların yapıldığı yaşlardır. Hem ebeveynler hemde gençler bu yaşlarda bir çok yanlışa imza atar. Gençler çocukluktan kurtulup yavaş yavaş özgürleşme duygusuyla kendi­lerini 30-40’lı yaşlarda ki gibi davran­maya ve de onlar gibi giyinmeye öze­nirler. Bu hevesle modanın acımasız tarafını alırlar. Ağır makyaj, özentiyle yapılan estetik, abartılı aksesuar ve saç modelleri, hala çocuklu yaşlarda olan bu bedenleri orta yaş kadın ve erkek moduna sokar. Bu durum, gü­nümüzde bir çok örneğini gördüğü­müz sosyal, ekonomik ve psikolojik bozukluğa neden olur. Oysa bu yaş grubu çocuklarımızın hala cıvıl cıvıl ve rengarenk olma zamanlarıdır.

Abartıdan uzak spor kıyafetler, ayakkabılar, babetler, çan ve kloş etekler, jeanler bu yaşların vazgeçil­mezi olup, sokak modası, hip hop, grunge gibi moda tarzlarını tercih etmelidirler. Anne-baba görünümü veren döpiyes, takım elbise, klasik siyah elbise, ince yüksek topuklu ayakkabı ve hertürlü abartıdan uzak durmaları gerekir.

14-18’li yaşlar

Ergenlik döneminin yaşandığı ço­cukluktan gençliğe geçiş aşaması olan bu yaş grubu giyim dahil bir çok sorun yaşar. Genellikle agresiflik dönemleridir. Bu yaş grubunun kı­yafetleri kollej gurubu denilen tarz­dan seçilmeli, ruhlarını rahatlatacak mavi, yeşil gibi renklerin yanında ar­kadaşca ve sevimli davranışlarını or­taya çıkaracak turuncu gibi renkler­den yararlanılması gerekir. Bu yaş­larda kesinlikle makyaj yapılmamalı oldukça rahat spor kıyafetler tercih edilmelidir.

0-13’lü yaşlar

Bu yaşlar bebeklikten-çocukluk dönemine kadar uzanır. Kesinlikle mağazaların çocuk bölümlerinden giyinmeleri gerekir. Renklerin ço­cukların gelişimindeki etkisi gö­zardı edilmeden renklerin dün­yasından yararlanılmalıdır. Cıvıl cıvıl, pamuklu ve rahat kıyafetler tercih edilmelidir. Bu yaş grubun­daki kız çocuklarına kesinlikle mak­yaj yapılmamalı, özellikle özel gün­lerde kuaförlerin ve anne babaların özentiyle yapılan bu davranışdan uzak durmaları gerekir.