23 Mayıs AB Parlemento Seçimlerinin arefesinde, İngiltere’nin iki büyük partisi arasında sürdürülen Brexit anlaşmasının Avam Kamerası’nda ‘geçirilmesi’ müzakereleri tıkandı. AB’den çıkma için alınan ek süre 31 Ekim 2019 tarihinde doluyor. Buna rağmen ana akım partiler arasında bir uzlaşma sağlanamadı. Belirsizlik ve anlaşmazlık devam ediyor…
Ülkenin çıkarını korumak amacı ile altı hafta önce bir araya gelen iktidardaki Muhafazakar Parti ve ana muhalefet İşçi Partisi arasında sürdürülen Brexit görüşmelerinin çıkmaza girdiği kamuoyuna duyuruldu. İşçi Parti lideri Jeremy Corbyn, Brexit konusunda bir uzlaşma bulmak amacıyla hükümetle yaptıkları görüşmelerin “gidebileceği yere kadar gittiğini” bir başka deyişle artık ilerleyemediğini söyledi. Parlementoya üç kez sunulan ve reddedilen ‘UK-AB ayrılık anlaşması’ konusunda yaşanan tıkanıklığı aşmak için iki büyük partinin parlemento dışında görüşerek çıkar yol bulmaları istenmişti. Partiler kendi içlerinde yaşadıkları görüş farklılıkları ve ufukta gözüken erken genel seçimde daha çok oy alma hesapları nedeniyle bir anlaşmaya varamadılar.
İşçi Partisi Lideri Jeremy Corbyn, hükümetin “giderek artan zayıflığı ve istikrarsızlığı” nedeniyle tartışma sürecine devam edemeyeceklerini açıkladı. Buna karşılık Başbakan May bir anlaşmaya varılabilmesi için iki tarafında eşit şekilde taviz vermesi gerektiği görüşünü savunuyor. Masadan kalkan taraflar yaptıkları açıklamalarda görüşmelerin çetin geçtiği bazı ilerlemelerin kaydedildigi fakat gidebilecek son noktaya geldiği şeklinde açıklamalar yapıyorlar.
Bir süreç daha anlaşmasızlıkla sonuçlandı. AB’den ‘boşuna harcamayın’ uyarısıyla verilen son yedi aylık sürenin iki ayı daha gitti. Partiler arası görüşmelerin tıkanmasıyla birlikte siyasi partilerin parlamentoya yeniden bir dizi alternatif sunmaları beklenebilir. AB ile yaptığı anlaşma Avam Kamarası’n da üç kez reddedilen Başbakan May’in alernatifleri azalıyor. Muhtemelen Parlemento’ya yeni bir anlaşma metni daha sunacak. Kabul olunursa sorun yok, AB ile ayrılık süreci yasal olarak başlayacak. Yapılan anlaşmanın İrlanda sınırı başta olmak üzere tartışma yaratan bir çok maddesi nedeniyle bu parlementodan ‘olur’ alması mümkün gibi gözükmüyor. Dördüncü önerisi de kabul edilmeyecek olan Başbakan May’in istifa etmesi için baskılar artacak. Henüz iki yılını doldurmamış olan milletvekillerini erken seçime ikna etmek kolay gözükmüyor. Özellikle Muhafazakar Partili Milletvekilerinin bir çoğunun yeniden seçilmesinin mümkün olmadığı düşünüldüğünde, erken seçime direnecekleri kesin. Aynı şekilde kaybetmiş ve yıpranmış bir liderle seçim istemeyecek Muhafazakarlar, yeni lider ve yeni heyecan ile şanslarını denemek istemeleri de kuvvetle muhtemel. Genel seçimler için üç yıl süreleri bulunan iktidar partisi, oy oranının yerlerde (yüzde 12) olduğu bu aylarda erken seçim çağırması bana göre gerçekçi olmayacaktır.
Haziran ayının başında Avam Kamarası’nda yapılacak olan dördüncü oylama da reddedilirse muhtemelen Theresa May Başbakanlık görevinden istifa edecektir. Parti içinde uzun süredir May’in yerine yeni bir liderlik yarışı için kulis yapıldığı biliniyor. Brexit’in mimarlarından eski Londra Belediye Başkanı Boris Johnson’un adı yeniden yarışa dahil edildi. Bu yarışta bir çok bakanın adı geçiyor, benim görüşüm Muhafazakar Parti liderliğinin, Brexit yanlılarının desteğini de alabilecek en sağcı adayın önderliğinde yoluna devam edileceği şeklinde. Bu yıl olmasada yara alan bu sürecin tamir edilebilmesi için gelecek yıl mutlaka bir erken seçim yapılacaktır.
İşçi Partisi ise bu süreci yararına kullanma düşüncesinde. İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn, yaptığı açıklamada, “bazı alanlarda uzlaşma sağlanması mümkün oldu ama aramızdaki önemli politik uçurumları aşamadık” şeklinde görüş belirtti. Ana muhalefet İşçi Partisi lideri hükümetin her türlü önerisini özenle değerlendireceklerini fakat kayda değer değişiklikler yapılmadıkça May’in Brexit anlaşma taslağını desteklemelerinin mümkün olmadığını söyledi.
Yaşanan bu süreç İşçi Partisi’nin içinde, lider değişikliği talebine yol açmamakla birlikte, AB içinde kalmaktan AB ile yumuşak bir ayrılık gerçekleştirmeye kadar çeşitlenen çok farklı görüşler var. İşçi Partisi’nin AB’den mesafeli ayrılıktan yana senaryoları, Muhafazakarların öfkeli tepkisine neden oluyor. Ayrılıktan yana Muhafazakarların çoğu gümrük birliği devam ederse İngiltere’nin dünyanın diğer ülkeleriyle farklı ticaret anlaşmaları yapamayacağını ve varılabilecek bir Brexit anlaşmasını yeniden bir referanduma sunmanın bir önceki referandumu hiçe sayan demokrasiye aykırı bir adım olacağını savunuyorlar.
Dördüncü parlemento oylaması öncesinde partilerin görüşleri bu yönde. Aradaki görüş ayrılıklarının azalmaması, parlemento içinde ya da dışında bir anlaşmanın mümkün gözükmemesi nedeniyle muhtemelen bu düğümü halk çözecek. Dışarıdan aldığı destekle iktidarını sürdüren Muhafazakarlar şu ortamda seçimi düşünmese de belirsizlik ve baskılara uzun süre dayanamayacakları kesin. Avrupa’da olduğu gibi siyasal yelpazenin sağında ve merkezinde yeni partiler doğmaya başladı. Gelecek yıl siyasal yelpazenin yeniden şekillendiği, referendum niteliğinde bir erken genel seçim ile yeni ufuklara doğru dümen kıracağız gibi gözüküyor….
- İşçi Partili adayların kazanma şansı yüksek…
- Irkçılık Farklı Şekillerde Ortaya Çıkan Bir Hastalıktır
- Sokağa çıkma yasağını kaldırmanın yol haritası
- İngiltere, Türkiye arasında seyahat yasak değil ama çok zor
- Kripto Para Piyasasında Neler Oluyor?
- Sokağa Çöp Atmak Alışkanlık Haline Geldi
- 6 Mayıs 2021 UK Seçimlerinde Herkes Galip!
- 6 Mayıs 2021 Seçimleri
- İlk Defa Ev Alacaklara Kolaylıklar!
- İngiltere ‘açılımında’ yeni yol haritası