Adalet kupası..

Bu yazı 20 Eylül 2016 tarihinde yayınlanmıştır

En son on sene önce gittiğim İzmir’e gitmek heyecan vericiydi. Adnan Menderes havalimanı iç hatlar terminalini gayet ferah ve başarılı buldum. İstanbul’dan İzmir e taşınan, uzun zamandır görmediğim yakın bir arkadaşım karşıladı beni.

Vaktimizin çoğunu muhteşem denizi, plajları, restoranları, kafeleri ve hareketli yaşantısı ile ünlü Çeşme Alaçatı’da geçirdik. Hep söylüyorum ama bir kere daha anladım ki vatanımızın Ege sahilleri ve özellikle Ilıca plajının kum ve denizi dünyadaki en güzel denizlerden birisi. Onca ülke, onlarca plaj gezdim ama benim fikrim Ege sahillerimiz gibisi yok.

Harika geçen günlerden sonra arkadaşımın bahçe katı, rengârenk döşenmiş, şirin evinde sakızlı Türk kahvelerimizi yudumlarken arkadaşım masaya değişik, seramik bir kupa koydu. Önce hediyelik eşya tarzı bir bardak sandım ve önemsemedim.

Gecen ay Yunanistan’ın Samos adası ziyaretinde bu kupayı aldığını ve adının “Adalet Kupası” olduğunu, ünlü matematikçi Pisagor’un tasarladığını iletince merakım artmaya başladı. Pisagor hakkında kısaca bilgi vermek gerekirse M.Ö. 580 – M.Ö. 500 tarihleri arasında yaşamış olan Yunan filozof ve matematikçi. Dikkatle baktığımda bardağın şekli ters duran bir kilise çanını andırıyordu.

Arkadaşım Pisagor’un bardağının çok önemli ve anlamlı bir özelliğini göstermek için bardağa su doldurmaya başladı. Suyu doldururken bardağın içindeki seviyesinin çizgi seklindeki yükseltiyi aşmamasına dikkat etti. O zaman rahatlıkla suyu içebildik. Ama içine koyduğumuz su, bardağın ortasındaki çıkıntının seviyesini geçmesiyle birlikte bardağın altındaki deliklerden su akmaya başladı.

Arkadaşım bunları gösterirken bir yandan da Pisagor’un, bu buluşuyla “aza kanaat getirmeyen, çoğu bulamaz” sözünü belirtmek istediğini ve açgözlü kişilere, hep daha fazlasını isteyenlere uyarıda bulunduğunu iletiyordu. Ayrıca suyu dağıtırken bir kişiye bile iltimas yapılıp fazla su eklenirse, adaletsiz paylaşımdan dolayı suyun hepsi akıp gidiyordu. Somut bir fincanın bu şekilde bilgece, soyut bir anlam ifade etmesi ile Pisagor’a hayran oldum. Bir yandan da bu kupadan haberim olmadığı için kendime şaşırdım. Benim gibi haberi olmayanlar için bu hafta köşe yazımda adalet kupasını, elimizdekilerle yetinmenin güzelliğini ve Pisagor’u bir kere daha yâd etmeyi uygun buldum.

Bu arada bilgisini, sohbetini ve toplumdaki saygıdeğer duruşunu çok takdir ettiğim Mali Müşavir Zeren Safa’nın vefat haberini öğrenmiş bulunmaktayım. Kendisine Allahtan Rahmet, ailesine ve sevenlerine baş sağlığı diliyorum.

Sevgi ile kalın.