KKTC’nin sessiz kahramanları

Bu yazı 19 Kasım 2013 tarihinde yayınlanmıştır

KKTC’nin 30’ncu kuruluş yıl dönümü, geçen cuma günü Londra’da da Hyatt Regency The Churchill Hotel’de kutlandı. Temsilci Türkçe olarak yalnızca “Yaşasın KKTC” diyerek kalıplaşmış nutuktan kaçındı.
Her yıl resepsiyona gururla katılan nam-ı diğer “Şeytan Richard” Reşad Niyazi ve Erenköy Mücahitler Derneği Başkanı Orhan Nazım’ın gecede görememek büyük eksiklikti. Niyazi’yi 2008’de yitirmiştik. Babası İngiliz ordusunda savaşırken yaşamını yitirdiği için İngiltere’nin en iyi okullarında devlet bursuyla okumuştu. Bu okullarda edindiği opera zevkiyle restorancılığı buluşturan Niyazi, Londra’da sektörde bir ekoldü…. Geçen Mart’ta yitirdiğimiz Nazım ise Türkiye’de üniversitede okurken adada 1963 olayları patlak verince Erenköy’de yurt savunmasına katılmıştı…
Dostlarım resepsiyona katılan çoğu Kıbrıslı Türk’ün hayatı gerçek bir roman. Bu sessiz kahramanları bir cümleyle de olsa size aktarmak isterim:
– Dr. Tahsin Bilginer: İstanbul Tıp Fakültesi’ni bitirdiğinde 1963’te Kıbrıs’a çatışmalar başlamıştır. Adaya dönüp kaosun içinde mücahit-doktor olarak çalışmayı tercih eder…
– Accounting Direct Plus’ın Direktörü Enver Kannur: 1974 EOKA darbesinde 11 yaşındadır. Babası 101 gün esir kalır. Daha sonra Kannur ailesi Binatlı’dan Larnaka’daki İngiliz üssüne sığınmak için saklandıkları kamyon, Rum askerlerince durdurulur. Kannur ailesi ölümle burun buruna gelir..
– Yazar ve tiyatrocu Osman Balıkçıoğlu: Adada 1963 olayları patlak verdiğinde 19 yaşında bir gençtir… Diğer arkadaşları gibi gençliğini ve geleceğini askıya alır ve göreve koşar. Artık mücahittir…
– Kıbrıs Türk Cemiyeti Başkanı Mustafa Gençsoy: 1960’da Londra’ya eğitim için gelir. Londra’daki KTC’ye gidip gelmeye başmalaması ise Kıbrıs’ta 1963 Kanlı Noel’ine karşı ulusal tepkiyle başlar. O günden bugüne Kıbrıs’ta adil ve kalıcı bir barış mücadelesinde.
– Dr. Özkan Hıfzı: ABD’de ihtisas yerine doğduğu topraklarda doktorluk yapmayı tercih eder. 1963 EOKA saldırılarında da Türk tarafının yaralarını sarmada büyük yararlılıklar gösterir.
– Öğretmen Sevtap Kemal: 1963 olayları başladığında 8 yaşında bir öğrencidir. Adada kaos başlayınca erkek öğrenciler mücahit, kızlar ise sivil savunma kurslarından geçirilerek cephe arkasında destek görevlisi olur…
– İşadamı Tuncel Nalbantoğlu: 1960’da liseyi okumak için Londra’ya gelir. 1963 olayları patladığında ise Kıbrıs’ta kalan ailesi mücadeleye koşar. Kardeşi Dr. Burhan Nalbantoğlu Kıbrıs mücadelesinin unutulmaz ismi olarak tarihe geçecektir…
-Vatan Kültürel Türk Müziği Korosu’nun kurucusu Türkan Nalbantoğlu: 1963 olaylar başladığında lise 1’nci sınıf öğrencisidir. Adada eğitim sekteye uğrar. Bütün ailesi can güvenliğinin olmadığı kötü günler geçirir.
– Olay Gazetesi Sahibi Nural Ezel: Kıbrıs’ta 1964’de doğmasına karşın acılı kuşak içinde yer alır. 1963’deki olaylarda Rum faşistlerin kaybettiği Türkler arasında yer alan amcası Nural’ın adını taşır.
– Emekli işadamı Zeka Alsancak: 1963 olaylarında 26 yaşındadır. Beyrut’daki Amerikan Üniversitesi’nde burslu master yapma hakkından vaz geçerek Lefkoşa Sancağı’nda mücahit olur. Stratejik görevler üslenir. İstihbarat biriminde görev alır. Resmi yazışma ve görüşme tutanakları tercüme eder. Mücahitlerin geliştirdiği araçlarla özel frenkansları dinleyip tercüme eden istihbarat biriminin kulağı olur. Mücahitler Marşı’nın da yazarıdır…
– Muhasebeci Tevfik R. Zekai: Kıbrıs’ta 1963 olayları başladığında 27 yaşında özel denetim memurudur. Lefkoşa’nın küzeyine geçer ve “yiyecek ve giyecek”lerle ilgili muhasebe bölümünde 1.5 yıl calışır. Türkiye Kızılay’ının Kıbrıslı Türklere yardımını kayıt altına alır. Ambarların teftişini yapar. 1964-65 arasında da Lefkoşa Makarna Mevzisi’nde mücahitlik yapar.
– Hornsey Atatürk Türk Okulu Başkanı Türker Çakıcı: 1963 katliamları başladığında 19 yaşındadır. Köyünde mücahitlik yapmaya başlar. Komşu köy Gaziveren’de 4 köylüyü şehit eden EOKA’cı Rumlar, 19 Mart 1964’de de Çamlıköy’ü işgal etmek isterler. Çakıcı ve hemşehrisi mücahitler göğüs göğüse çarpışırlar ve faşist Rumları köye sokmazlar… Ne yazık ki bu çarpışlarda 17 yaşındaki Emin İzzet şehit olur.
– Muhasebeci Zeren Safa: Baba İsmail Safa 1963’de Kıbrıs Cumhuriyeti Londra Başkonsolosluğu’nda görevli olarak atanınca Londra yaşamı başlar. Aynı yılın Aralık ayında Kıbrıs’ta EOKA’nın kanlı saldırıları başlar. 1964’ün başında babası işten çıkarıldığında henüz 19’unda ve kariyerinin başındadır…
– İşadamı Işık Vedat: 1963 kanlı saldırılarında 3 yaşındaydı. 1974’de EOKA’nın adaya el koyduyu günlerde ise ailecek yaşadıkları Baf’tan Girne’ye göç etmek zorunda kaldılar…
– Sanatçı Sümer Erek: 1974 darbesinde henüz lise öğrencisidir. Şehirde kum torbalarından siper yapılır. Rumlar işgal ettiğinde gönderildiği esir kampından kaçar ve 2 ay boyunca bahçelerde yaşar. Kuzey’e geçmeye çalışırken tekrar yakalanır. O yine kaçar…
– Turizmci Dr. Muhammet Yaşarata: Henüz 2 yaşındayken 1974 Nikos Sampson Darbesi’yle başlayan saldırılarda abileri Ahmet (12) ve Mehmet’i (16) yitirir. Babası Yaşar Hasan ise henüz 38 yaşındayken köyü savunurken şehit düşer. Köyleri işgal edilir ve annesinin kucağındayken ablasıyla birlikte esir düşerler. Barış Harekatı ile kurtulduklarında da Girne Alsancak’a yerleştirilirler…
Kıbrıs’ın yarım asırlık serüveni politikacıların elinde yılan hikayesine döndü. Geceye katılan bu sessiz kahramanlar, bu hikayenin en acılı, en çileli, en gururlu ve en temiz sayfasını yazanlardı. Onlara göre de Atatürk’ün dediği gibi “Söz konusu vatansa gerisi teferruattı…”