Faruk Eskioğlu
Londra’da yaşayan duayen gazeteci Faruk Zabcı vefat etti… Uzun yıllar Hürriyet Gazetesi’nin Londra temsilciliği yapan dünyadaki pek çok çatışma alanlarından gazetesine haber geçen Faruk Zabcı 27 Eylül sabahı Londra’da geçirdiği kalp krizi sonrasında kaldırıldığı hastanede vefat etti.
Bir oğlu olan Zabcı’nın cenazesinin İstanbul’a götürülerek Merkez Efendi’de annesinin mezarlığının yanına defnedileceği öğrenildi. “Ailesi ve sevenlerinin başı sağolsun, anısı yolumuzu aydınlatsın” diyorum.
Dostlar geçen yıl Zabcı’nın da okuduğuna inandığım “Gazeci Faruk Zabcı ve Londra Hürriyet’in anatomisi…” başlıklı yazımda Zabcı’nın kişiliğini anlatmıştım. İsteyenler google’dan bu başlığı tarayarak arayabilir.
Zabcı’nın biyografisini “Londra’da Bizim’Kiler” kitabımın üçüncü cildinde toplumdaki 100 lokomotif isim arasında aktarmıştım.
“Toplumun yakın tanığı duayen gazeteci” başlıklı bu yazıyı sizlerle paylaşıyorum: *Londra Türk toplumunun canlı tarihi sayılan Faruk Zabcı 1974’ten bu yana Hürriyet Gazetesi Londra temsilciliği görevinde…
Londra’nın yanısıra dünyadaki gelişmeleride gazetesi adına izleyen Zabcı, Türkiye’nin de ilk savaş muhabiri sayılıyor. Türkiye ve Birleşik Krallık basınının haber ve fotoğraflarından tanıdığı duayen bir gazeteci…
Faruk Zabcı 1947’de Malatyalı ailenin iki oğlundan küçüğü olarak İstanbul Çamlıca’da doğar. Çocukluğu ailesinin Ümraniye’deki Tantavi çiftliginde geçer. Okul boyunca hayvan severliği ve hayır kurumlarına gönüllü yardım çalışmalarıyla tanınan küçük Faruk, henüz ortaokul yıllarındayken fotoğrafçılığa ilgi duyar.

1968’de rehberlik yaptığı Sultanahmet’teki hippilerden etkilenince cebinde 200 dolar ile Avrupa turuna çıkar. 1969’da ikinci kez geldiği Londra’da turizm işletmeciliği okur. Dönemin Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Nezih Demirkent’in önerisiyle Londra Hürriyet’in haberci ve ilancısı olur…
Hürriyet Londra temsilciliğini 1988’de Nuyan Yiğit’ten devralan Zabcı, ofisin kapatıldığı 2015’e kadar görevde kalmayı başarır. İlk haberi “Kıbrıslı Türklere yapılan Rum mezalimi” manşetten çıkar. Haber değerini artırması için Kıbrıs Türk Cemiyeti’ne gösteride tabut taşımasını önerir.
Cemiyetin tabut eylemi ses getirir. Mesleğe hızlı bir giriş yapan Zabcı’nın habercilikteki bu yaratıcılığı yankı uyandırınca, meslek yaşamı boyunca “kurgu haberciliği”ni sürdürecektir.
1970’lerin ortasında ASALA’dan IRA’ya pek çok sıcak terör haberindeki başarısı İngiliz basınıyla da tanışmasını sağlar. Zabcı, o günleri anlatırken “Öyle bir an geldi ki bomba patlarken bile fotoğraf çektigim oldu.
Polis bombalı saldırılarda en çok benimle karşılaşınca IRA ile bağlantım olduğunu düşünüp evimi basmıştı” diyor. Zabcı’nın unutulmaz haberleri arasında, SAS Komandalarının İran Büyükelçiliği baskını, Sudan’da yakalanan Çakal Carlos’un son günleri ve Güney Afrika’nın eski devlet başkanı Mandela ile ropörtajı yer alır. Uluslararası terör haberciliğinde de adı duyulan Zabcı, 1990’dan bu yana savaş muhabirliğinde de uzmanlaşır.
Somali, Bosna, Kosova, Afganistan ve Irak Körfez Savaşları’nda ön cephede çok tehlikeli koşullarda habercilik yapar. Afganistan’da, Bosna’da Irak’ta çektigi fotoğrafları, savaşı büyük bir ekiple izleyen ABD ve Avrupa gazetelerininde bile yer alır. Habercilikte kendi yöntemlerini uygulayan Zabcı, cephede gazetecilere gösterilenin dışında araştırma yapmasını başarısını artıran etmenler arasında sayıyor.
Zabcı’nın heyecanlı, meraklı ve macera sever yapısı güçlü sezgisi ve kıvrak zekasıyla birleşince adının meslekte marka olduğu söylenebilir. Londra’ya yolu düşen gazetecilerin çogu ya Zabcı’nın, yanında çalışmış ya da sofrasında bulunduğu söylenebilir.
Hürriyet Gazetesi Londra bürosunda tam 1974’te mesleğe başlayan Zabcı, mesleğinin zirvesinde olmasına karşın büyük küçük ayırt etmeksizin hâlâ haber peşinde… Londra’daki Galatasaylılar Derneği’nin kurucusu olan Zabcı’nın bir diğer özelliği ise verdiği kanın sarı-kırmızı olduğu esprisine inanacak kadar da fanatik olması…
Usta gazetecinin kimseyle paylaşmadığı topluma ilişkin zengin bir fotoğraf arşivi bulunuyor. Yayınlanmamış haberlerinin öykülerini de anlattığı anılarını yazmayı planlayan Zabcı’nın en büyük hobisi ise kitapçı taraması, tavla oynamak ve Galatasay maçı izlemek sayılır. O
ğlu Mert’ten bir torunu olan Zabcı, gazeteci olmak isteyen gençlere, mesleğin ilkelerine uymaları ve paparazi gazeteciliğinden sakınmalarını öneriyor…
- Londra dünyanın en iyi şehri…
- Londra’dan iki cesur gazeteci geçti…
- Saygın şirketlerin “asgari ücret” entrikası
- İngiltere’deki Kıbrıslı Türk toplumu da KKTC seçimlerini heyecanla bekliyor
- İngiltere’deki devlet hastanelerinde yıldız dönemi…
- Bütün göçmenler bir günlük genel greve gitmeli
- Robinson, İşçi Partisi’ni etkiler mi ?
- Nereden çıktı bu veraset vergisi ?
- Türkiye’den, İngiltere’de emlak ve banka kredisi almak olası
- Singer dikiş makinesi tatilde



ENFIELD
HACKNEY
HARINGEY
ISLINGTON




