Genç kalmak bi̇r ruh hali̇di̇r…( II )

Bu yazı 23 Ocak 2018 tarihinde yayınlanmıştır

Hepinize merhaba, geçen hafta yayınlanan “Genç Kalmak Bir Ruh Halidir” yazı­mın ikinci bölümünde tavsiye­lere devam ediyorum.

Yaş ayrımcılığı hakkında bi­linçli olun. Maalesef yaş ayrım­cılığı bol olan bir kültürde yaşı­yoruz. Otomatik olarak birinin yaşlandıkça bozulacağını varsa­yıyoruz. Kendinize karşı bile yaş ayırımcılığı yaptığınızda kendi­nizi yakalamak önemlidir.

Yediklerinize ve diyetinize dikkat edin. Yaşam beklentiniz­den bile daha uzun bir raf öm­rüne sahip katkılı abur cubur yi­yerek ve beyaz unlu mamuller, asitli içecekler tüketerek sağlıklı yeni hücreler kuramazsınız. He­pimizin bol miktarda taze meyve ve sebze, yeterli protein, bol su, güneş ve taze havaya ihtiyacımız var. Ayrıca kaliteli gıda takviye­leri almaya, D vitamini ölçümle­rinizi yaptırmaya özen gösterin. İyi bir antioksidan ürüne ihtiya­cınız var. Fiziksel bozulmanın büyük bir kısmı dokulara ser­best radikal hasarının bir sonu­cudur. Antioksidanlar bu ser­best radikalleri yok ederler ve dokuların yumuşak, esnek ve sağlıklı kalmalarını sağlarlar.

Fiziksel hareket ve kas küt­lesi çok önemli. Bir insanın yaşla birlikte kas kütlesini veya hareket aralığını otomatik ola­rak kaybetmesinin tek nedeni vardır: Kasları ve vücutlarını tamamen kullanmayı bırakma­ları. Aslında fiziksel bozulma­nın gerçekten de yaşla ilişkisi çok az. Ama hareketsiz kalmakla çok ilgisi var. Yürümek genel­likle kilonuzu normal tutmanız gereken kas kütlesi oluşturmak için yeterli değildir. Kemik küt­lesi oluşturmak ve korumak için kesinlikle ağırlık çalışmaya da ihtiyacımız vardır.

Yaratıcı arayışlara katılın ve ileriye dönük şeyler plan­layın. Zihninizi keskinleştir­mek, zihne egzersiz yaptırmak ve hayatınızın keyfini çıkarmak mümkündür. Gelecek için zi­hinsel tasarımlar yapan yara­tıcı insanlar doğrudan kendile­rini hayat enerjisi ile doyurur­lar. 86 yaşındaki John Williams gibi bestecilerin bu kadar yaşsız ve zamansız görünmelerinin ne­denlerinden biri de budur. On­ların yaratıcı süreci, her zaman Tanrının eline dokunmasıdır. Bu tarz insanların çalışmaları ilahi bir şekilde esinlenmiştir. Ve bu fiziksel beden üzerinde de etki bırakır.

“Yüzeyde, şu an “olanlar” dır, olanlar sürekli değiştiğin­den, hayatınızın her günü bin­lerce farklı şeyin olduğu bin­lerce andan oluşur. Zaman, birbiri ardına gelen anlardan oluşan sonsuz bir zincir ola­rak görülür. Eğer daha yakın ­dan yani anın deneyiminden bakarsanız, aslında o kadar da fazla an olmadığını görür ­sünüz. Sahip olduğunuz tek an, şu andır. Hayat daima şim­dide yaşanır. Bütün hayatınız, sürekli bir şimdi ile kendini gösterir.” Eckhart Tolle

Şimdinin içinde kalmaya ça­lışın. Yaşlanmak derken kendi­mize zaman yüklemesi yapıyo­ruz aslında. En çok takip ettiğim ruhsal gelişim yazarlarından Eckhart Tolle şimdinin içinde kalarak varoluşun gücünü biz­lere aktarmaya çalışmaktadır. Eckhart Tolle 70 yaşında olma­sına rağmen zamansız görün­mektedir. Onun için zaman şu andır ve bu yüzden de yaş al­mamaktadır.

Unutmayın, gençlik bir ruh halidir. Sen 90 yaşında bir genç, o ise 35 yaşında bir yaşlı olabilir. Seçim sizin.

Sevgilerimle…

e-mail:

info@ndlondon.com