“Çok tuhaf değil mi? Sadece dışımızı görebiliyoruz, oysa hemen her şey içimizde oluyor.”
“Büyüdüğünde ne olmak istiyorsun?” “İyi kalpli,” dedi çocuk.
“Yardım istemek pes etmek demek değildir. Pes etmeyi reddetmek demektir” dedi at…
İçsel dünyamızın karmaşıklığı, hayatın zorluklarıyla başa çıkarken bize genellikle ağır yükler yükler. Özellikle kendi kendimize nazik olmayı unuttuğumuzda, kendimizi başarısızlık ve yetersizlik duygularıyla boğuşurken bulabiliriz. Charlie Mackesy’nin “Çocuk, Köstebek, Tilki ve At” adlı kitabı, bu duyguları anlamak ve onlarla başa çıkmak için öz şefkatin önemini yürekten bir şekilde anlatır. Bu yazımda, bu eşsiz eserden alıntılarla öz şefkatin ne anlama geldiğini ve hayatımızda nasıl yer edinebileceğini keşfedeceğiz.
Öz Şefkatin Tanımı ve Önemi
Öz şefkat, kendimize karşı nazik ve anlayışlı bir tutum geliştirmeyi ifade eder. Kendi hatalarımıza ve zayıflıklarımıza karşı yargılayıcı değil, destekleyici bir yaklaşım benimsemek anlamına gelir. Charlie Mackesy’nin kitabında bu kavram, karakterler aracılığıyla derin bir şekilde ele alınır. Çocuk, Köstebek, Tilki ve At’ın birbirine olan destekleri, öz şefkatin ne kadar önemli bir ihtiyaç olduğunu gösterir.
- Çocuk ve Öz Şefkat
Kitabın en dokunaklı karakterlerinden biri olan Çocuk, sık sık içsel mücadeleler yaşar. Kendine olan güveni sarsıldığında, içsel eleştirmenleri devreye girer. Ancak, Çocuğun öğrenme süreci, öz şefkatin bir yolculuk olduğunu gösterir. Kitapta, Çocuğun kendine nazik yaklaşma çabası açıkça görülür:
“Ne kadar değerli olduğunu sana nasıl davranıldığıyla ölçme” dedi at. Şunu hep hatırla değerlisin, önemlisin, seviliyorsun ve bu dünyaya başka kimsenin katamayacağı bir şey katıyorsun.”
“Sence en büyük zaman kaybı nedir” diye sordu çocuk. “Kendini başkalarıyla karşılaştırmak,” dedi köstebek.
Bu alıntı, öz şefkatin, hatalarla yüzleşme şeklimizde nasıl bir fark yaratabileceğini vurgular. Çocuk, başarısızlıklarını kişisel bir eksiklik olarak görmek yerine, bir öğrenme fırsatı olarak değerlendirir. Öz şefkat, kendimize karşı nazik olmanın ne kadar güçlendirici olduğunu gösterir.
- Köstebek ve Kendi Değerini Anlamak
Köstebek, kitabın en hassas karakterlerinden biridir ve sık sık kendini yetersiz hisseder. Öz şefkat, Köstebeğin içsel gücünü bulmasına yardımcı olur. Kitapta, Köstebeğin kendine olan nazik yaklaşımı şöyle dile getirilir:
“Köstebek, kendini küçük ve yetersiz hissettiğinde bile, içindeki gücü fark etti. ‘Küçük olmak, değerli olmadığım anlamına gelmez’ diyerek kendine nazik davranmayı öğrendi.”
Bu alıntı, öz şefkatin kendine değer verme ile nasıl ilişkili olduğunu anlatır. Köstebek, kendini küçümsemek yerine, içindeki gücü ve potansiyeli fark etmeye başlar. Öz şefkat, kendini değerli hissetmenin ve kendine güvenmenin temel taşlarından biridir.
- Tilki ve Korkularla Yüzleşme
Tilki, içsel korkularıyla başa çıkmakta zorlanır. Öz şefkat, Tilki’nin bu korkularla daha sağlıklı bir şekilde yüzleşmesine yardımcı olur. Kitapta Tilki’nin korkularıyla başa çıkma süreci şöyle anlatılır:
“Tilki, korkularıyla başa çıkarken kendine zaman ayırmayı ve korkularını küçültmeyi öğrendi. ‘Korkularım büyüdüğünde, kendime nazik davranarak onları yönetebilirim’ dedi.”
Tilki’nin bu öğrenme süreci, öz şefkatin korkularla baş etme yöntemleri üzerinde nasıl etkili olabileceğini gösterir. Korkularımızla yüzleşirken kendimize nazik davranmak, onları yönetmenin ve azaltmanın bir yoludur.
- At ve İçsel Denge
At, güçlü ve huzurlu bir karakter olarak içsel dengesini bulma sürecinde öz şefkatin rolünü vurgular. Kitapta Atın bu konudaki görüşleri şöyle dile getirilir:
“At, kendine nazik olmanın, içsel huzur ve dengeyi bulmanın anahtarı olduğunu fark etti. ‘Kendime sevgi göstermek, başkalarına sevgi göstermekten daha zor olabilir ama içsel gücümü keşfetmeme yardımcı oldu’ dedi.”
Atın bu sözleri, öz şefkatin içsel dengenin sağlanmasındaki önemini anlatır. Kendimize karşı nazik olmak, içsel huzurumuzu bulmamızda ve yaşamın zorluklarıyla başa çıkmamızda kritik bir rol oynar.
Sonuç
Charlie Mackesy’nin “Çocuk, Köstebek, Tilki ve At” adlı kitabı, öz şefkatin derin anlamını ve hayatımızdaki önemini muhteşem bir şekilde keşfeder. Karakterlerin yaşadığı içsel mücadeleler ve öğrendikleri dersler, bize kendimize nazik olmanın, hayatın zorluklarıyla başa çıkmada ne kadar değerli olduğunu gösterir. Öz şefkat, yalnız olmadığımızı, kendimize ve başkalarına anlayış ve destekle yaklaşmanın önemini hatırlatır.
“Genellikle en zor kendini affediyorsun” dediği gibi kitapta. En çok affedilmesi gereken, en fazla nazik davranılması gereken kişi kendimizken en sona hep kendimizi bırakmıyor muyuz?
Kendimize nazik olmak, tıpkı bu dört dostun birbirine destek olduğu gibi, bizim de kendimize ve çevremize daha güçlü ve şefkatli bir şekilde yaklaşmamızı sağlar. Öz şefkat, içsel yolculuğumuzda bize rehberlik eder ve hayatta karşılaştığımız zorluklarla başa çıkmamızda bize güç verir.
- Adaletin iki yüzü
- İlişkilerin mihenk taşı: Sadakat
- Uzun İnce Bir Yoldayım
- Haziran
- Kilometrelerce uzakta bir kalbin yalnızlığı: gurbet mektupları
- Etkinliklere Dolu Mayıs Ayı
- ‘Düşlerin Başlığı Yoktur’
- Türk Toplumu Sanat Sergisi’ne ve Savaş Portreleri’ne bakış
- 8 MART Dünya Emekçi Kadınlar Günü, Kadın Müzesi ve AWAN Üzerine
- Burası Gri Bir Dünya ve Toprağın Yankıları Üzerine