Koskoca bir yılın sonuna geldik… Bir öncekinden zorlu bir yıl geçirdik. Hayat giderek kolaylaşacağına zorlaşıyor… Türkiye’deki siyasi ve ekonomik kriz, terör, iç savaşın ayak sesleri nefesimizi daraltır oldu. Birleşik Krallık’ta (BK) Brexit ile bozulan makro ekonomik dengeler en çok biz emekçileri savurdu. Her zamanki gibi Muhafazakar iktidar kendi beceriksizliğini yine çalışanlara fatura etmeye çalışıyor.
Göçmen olmak zor zanaat! İki ülken mi var, iki derdin var… BK’de yılın en en çok konuşulan konusu AB Referandumu ve Brexit’çilerin zaferiydi. Seçim kazanmış başbakan David Cameron’un referandumu yitirmesi sonrası istifası ve Therasa May’in gelmesi İngiliz siyasetinin bir inceliğiydi. Sonrasında Brexit yöntemi, Yüksek Mahkeme’ye havale edildi.
Referandum öncesinde “Brexit, Ankara Anlaşmasının sonu olur” haberimle toplumu ilk uyaran olduğumu da eklemeliyim… Ses getiren bir başka köşe yazım da “Darbenin Londra ayağı” başlığını taşıyor. Zamanı olan arama motorundan bulup okusun derim. Bu dijital hafıza, aynı zamanda kötülerin sicilini tutuyor.
Başarı haneme yazabileceğim “Cenazemiz kargo değil” eleştiri yazım sonrasında da THY 1500 sterlini bulan cenaze taşımacılığını “tek fiyat” 600 sterlin’e indirdi. THY’yi ölü soyuculuğu ile suçlamıştım. Köşe yazarlığı köşe döndürmese de bazı şeyleri iyiye, güzele evirmesi keyif veriyor işte… Bu yıl yitirdiklerimizin arasında Zeren Safa (72) çok yakın dostumdu. Onun anlatan yazımı, eşi meslektaşım Mihrişah Safa ve çocuklarının beğenmesi Zeren abiyi eksik de olsa iyi aktardığımı düşündürdü. Dr. İsfendiyar Tuncer’i (89) de bu yıl yitirdik. Türkçe konuşan toplum içinde ilk muayenehaneyi açan ve üç kuşağı sünnet eden Kıbrıs kökenli Dr. Tuncer ile uzun uzadıya söyleşi yapmış özyaşamını kayıt altına almıştım. Bizim kültürümüzde yaşamını yitirenlerin ardından yazı geleneği nedense yok denecek kadar az…
Asgari ücretteki arttış bu yıl yağmasa da damladı. BK’de 25 yaş üzeri Asgari Ücret 6.70’den 7.20’ye yükseldi. Böylece 1 milyonun üzerinde çalışan yılda 900 sterlin daha fazla kazanacak… Hep yazıyorum bizim Green Lanes’deki o güzel restoranlarda asgari ücret 3-5 sterlin aralığında diye. Yapmayın, etmeyin beyler. Bunun hem cezası ağır, hem de vicdanen sorumluluğu çok büyük… Bir gün İngiltere basınına bu konuda manşet olursanız eşinizin dostunuzun yüzüne bakamazsınız. Çünkü bu yüz kızartıcı bir suçtur. Ayrıca toplumu da karalamış olursunuz.
Neyse dostlar konuyu değiştireyim, hükümet bu yıl erken bunama Alzheimer hastalığına karşı savaş açmıştı. Hani halk sağlığını düşündüklerinden değil, 20-30 yıl sonra bütçenin önemli bir bölümü bu hastalığa ayrılacak diye korktular. Bu kampanya meyvesini vermeye başladı. Yıl içinde haberini yaptığımız bir dolu ilaç 2017’de piyasaya çıkacak.
Sağlıktan söz açmışken doktorlar 42 yıl sonra ilk kez bu yıl greve gittiler. Noel ve yeni yıl öncesinde postane, hava ve demiryolu çalışanları adil bir ücret artışı için ülke çapında greve hazırlanması gündemin ilk sıralarında yer aldı.
2016’ya anti ırkçı ve anti ayrımcı gösteriler damgasını vurdu. Engellilerin hükümetin bileğini bükmesi ancak alkışlanabilir. Benim bir gazeteci tanıklığıyla en favori gösterim ise Davutoğlu’nu kaçırtan protestoydu. Ocak’ta dönemin Türkiye başbakanı Ahmet Davutoğlu’nu Downing Street 10 Numara önünde protesto edenler arbede çıkarınca, bizim başbakan arka kapıdan sıvıştı. Olay sonrasında havuz medyası İngiltere’nin Türkiye’den özür dilediği asparagas haberini yayınladı. Etik, racon, delikanlılık, mangal yüreklilik, Diriliş Ertuğrul falan filan bi çuval incir oldu. Davutoğlu o gelişinde “ THY aile indirimine başlayacak” sözü vermişti o da masal çıktı…
BK, Türkiyede olup bitene sessiz kalsa da demokratik kurumlar duyarlılık göstermeyi 2016’da da sürdürdüler. Örneğin 20 bin akademisyenin sendikası University and College Union (UCU), Türkiye’de “Benim adıma değil” diyerek hükümetin Güney Doğu’daki operasyonlarını eleştiren 1128 akademisyene sahip çıktı. Uluslararası Af Örgütü’nün Tahir Elçi’yi anarak Türkiye’ye mesaj vermesi küresel vicdan adına yüreklere su serpti.
DEVAM EDECEK…
- ‘Universal Credit’ dedikleri ?
- 2 Mayıs’taki oyum
- Oxford Street’de Urfa’daki işçileri desteklemenin erdemi
- Namık Kemal’in Londra’daki izi
- İngiltere’de emekli maaşı 50 paket sigara karşılığında
- İki ülkede belediyecilik karşılaştırması (II)
- İki ülkede belediyecilik karşılaştırması (I)
- İngiltere laikliği sağlamlaştırıyor
- Emekli WASPI kadınlarının zaferi…
- İngiltere’nin simgesi Minilerin tasarımcısı: İzmirli Alec