Boyun Ağrısının Altında Yatan Gerçek…

Bu yazı 3 Haziran 2019 tarihinde yayınlanmıştır

Hepinize merhaba,

Birkaç ay önce sizlere Reiki uygulayıcısı ve ARTT Uzmanı (Akaşik Kayıtları Dönüştürme Tekniği ) olarak insanların ya­şamlarına dokunan Aysun Orhan ile olan bir röportajımı yazmış­tım. 2009 yılında tanıştığı ARTT tekniğinin sertifikalı uzmanı olan eski iş arkadaşım Aysun ile geçen haftalarda gazete ziyare­tim sırasında karşılaştık.

Boynumda başlangıç sevi­yesi fıtık olduğu için o gün ağ­rılı bir günüme denk gelmişti. Doktoruma göre sürekli bilgisa­yar başında yazı yazarken yan­lış oturma kaynaklı bir fıtığım vardı maalesef. Yazı yazmayı sevdiğime göre, hayatımda bazı değişiklikler yapmam gerekti­ğini söylemişti; yazı yazarken doğru bir sandalye, dik oturmak ve saat başı ara verip yürümek olmazsa olmazlardı. Ayrıca sa­bahları yaptığım boyun esnetme hareketlerimi aksatmamaya ça­lışıyordum. Fakat tüm bunlara rağmen bazı dönemler nedeni bi­linmez, boynum günlerce gerilip ağrıdan uyuyamadığım geceler bile oluyordu. O gün de yemek, kahve ve sohbet derken Aysun ara ara elimi boynuma götürdü­ğümü fark etti ve “Gel seninle ARTT seansı yapalım. Boyun ağrılarından kurtul” dedi ve bu teklif çok ilgimi çekti. Daha önce bu tekniği anlatmıştım ve mini bir deneme egzersizi yapmıştık ama hiç tam bir seansa, yani uy­gulamaya girmemiştim. Fiziksel rahatsızlıklarımızın nedeninin, özellikle boyun tarzı gerilmele­rin zihinsel olduğunu bildiğim­den kabul ettim.

Bu noktada kısaca ARTT’den bahsedelim. ARTT, hızlı, kalıcı ve etkili bir zihin tekniği.

Aysun;

“Duyguların bizi değil, bizim duy­guları yönetmemiz gerek, ancak o zaman özümüzle hareket edebiliriz. Bilinçaltımız geç­mişte yaşanılanları koruyan, onları bize yaşatan içimizdeki bizden ayrı birçok kişinin bir araya gelmiş hali gibidir. Bilinçaltımızda ne kadar negatif olay varsa onlar birikmiş durumdadır, biz onları yaşarız.”

ARTT ile kalıcı bir şekilde ne­gatif duygular pozitife dönüştü­rüldükçe ‘öz’ümüzü örten bu duygu katmanları kalkar. Bizi sarsan olumsuz duygular olum­luya dönüşür ama yaşadıklarımı­zın bize verdiği dersler ve derin bilgi, özümüz tarafından kulla­nılmak üzere bizde kalır” diye açıklıyor tekniğin detaylarını.

İçimdeki çocukla barışma…

Seans için akşam vakti bulu­şup rahatça meditasyon yata­ğına uzandım. Gözlerimi kapata­rak boynumdaki ağrıya odaklan­dım. Aysun “Bu ağrıya yaşadığın hangi duygu, düşünce ya da du­rum sebep oldu?” ve “Bunu yaşa­mak sana kendinle ilgili ne öğre­tecek?” gibi sorularla beni yön­lendiriyordu. Beni rahatsız eden bir durumu hatırlayınca “Bu du­rum seni neden rahatsız etti? Ne hissettin?” diye soruyor ve ben kendi iç dünyama inerek cevap­ların gelmesini bekliyordum. Şunu bilin ki kendinizi serbest bıraktığınız zaman ilk gelen ses genellikle doğru cevaptır. Bazen cevaplarıma direnç o kadar faz­laydı ki saçma bulup açıklamak istemediğimde yine danışmanım Aysun yumuşakça koluma doku­narak, “Saçma bile gelse söyle” diyordu. Ve sonra öyle bir kök bilinçaltı kaydı çıktı ki hayret­ler içinde kaldım. İçimdeki çocuk bir konuda kesinlikle büyümek istemiyordu. Ve bunun nedeni, güvenli dünyasını ve konforunu kaybetmemekti. Büyümemek için de bu tarz olayları kendime çekiyordum. Ya da o konu ile il­gili iyi bir olay çeksem bile, bu kök inanca inanmış olan çocuk Neslihan ortaya çıkıp çok güzel bir şekilde bu olayı baltalıyordu.

Bu yanlış inanca inanmış olan Nesli bu gerginliği genellikle boynunda hissediyordu. Danış­manım kocaman bir elektrik sü­pürgesi hortumu hayal edip boy­numdaki bu gerginliği ve yanlış düşünceleri vakumlamamı is­tedi. Hayalimde bir süre köşe bu­cak temizlik yaptım. Fakat ağrı halen geçmemişti. Bu sefer da­nışmanım bu yanlış düşünceye inanan bedenime dokunarak “Bu yanlış düşüncelere inanmış olan seni (duygu bedenini) kesip ev­renin sonsuzluğuna atıyorum” dedi. Bunu birkaç kez yaptı, ta ki o duygu ve düşünceyi artık hissetmeyinceye kadar.

Bir başka negatif duyguyu ise farklı bir şekilde temizledik. Ha­yalimde denize açılmış bir tek­neden birkaç kez denize atıp sonsuzluğa gönderdim. Önce yaptığımız işlemler komik geldi ama gözlerim kapalı halde odak­lıyken gittikçe rahatlamaya baş­ladığımı hayretle gördüm.

Dönüşümlü olarak bu egzer­sizleri yaptıkça olumsuz duygu ve düşüncelerin gittiğini ve ye­rine pozitif duyguların geldiğini kendim deneyimlemiş oldum. Hatta büyümek istemeyen ço­cuk Neslihan da büyümüş ve ol­ması gerektiği gibi yetişkin bir kadındı artık.

Başta çok ümidim olmama­sına rağmen seans bittiğinde kaç gündür kas gevşetici ile geç­meyen boyun ağrım geçmişti ve hala da hiç ağrım olmadı. Bana gerginlik yaratan bir duyguyu keşfetmek ve bunu dönüştüre­rek şifalandırmak çok keyifli his­settirdi. Fiziksel bir ağrıyla baş­ladığımız seansımızda duygusal birçok konuyu da çalışıp dönüş­türmüş olduk.

Daha fazla bilgi almak isteyen­ler instagram ve facebook’tan ARTTAysunAylin hesabını takip edebilirler.

Sevgimle kalın…