
Olur olur, senden de roman olur. Anlatmaya gelince pamuk ipliği gibi devamını getirdiğin bir yaşam öyküsünün kahramanısın sen de. Ucuz, çok satmayan bir roman olsan ne olur ki?
Yaşadığın o ev, gıcırdayan kapıların, evine uzanan bu dar sokağın, akla gelmedik tasvirlere konu bile olmaz belki. Güneşin isteklice ısıttığı, boyası soyulmuş pencerenin önünde, dokundukça hayal kokuları yayan fesleğenlerin ve her sabah gözünü açtığında sana günaydın diyen yakamoz düşmüş tablolar yok duvarında. Sana göz kırpan yıldızları selamlamak için çıkacağın taraçalı bir evin sahibi değilsin belki. Pencerelerin çok sıradan; hani şu yarım yamalak kapananlardan. Panjurlarla kapatılmış pencerelerin olsaydı keşke. O senin dahi olmayan küçük ve detaysız evden, sarmaşık gülleriyle sarılmamışsa hele, büyük bir hikâyenin çıkmasını beklemek mümkün değil öyle mi?
Hayır, asla öyle değil. Sen de romanı yazılacak bir kahramansın tabii ki.
Dününden çıkmış bugünün, korkularını yenmiş cesaretin, her şeyinle farklı ve özgün olan sen, kesinlikle yazılmaya değersin. Sıradan bir fasafiso değilsin. Mutlulukların da mucizevi; genç yaşında çektiğin aşk acıların da. Senin yaşadıkların da düpedüz “Genç Werther’in Acıları”[1] kadar melankolik. Sen de tarifsizsin ve kimseye benzemiyorsun. Pekâlâ, sen de bir kahramansın. Dünya güzeli kızının, aynı yolu yürüdüğün hayat arkadaşı eşinin, kesinlikle annenin ve babanın en büyük kahramanısın.
Alelade gibi görünen anılarının, çilelerinin ve ömürlük dostluklarının üzerine yazılmış çalışma notlarını çıkar artık meydana. Kır, şu sırlarla dolmuş küplerini. Hikâye avcısı nice yazarla, paylaş kendini. Anlatsam roman olur dediğin her şeyini anlat o yazara. Bulamazsan kimseyi, kendin yaz kendini. Dök eteğindeki benzersiz taşları. Aksi halde, bu yazar ortalığa çıkana ve seni buluncaya kadar, roman moman yazılmayacak.
Kendini bulamazsan; bulduğun seni paylaşamazsan ve romanını yazmadıysa bu yazar, unutma ki sen hala hikâyesin…
[1] Goethe, ölümsüz eseri “Genç Werther’in Acıları” romanını 25 yaşındayken, 1774 yılında kaleme almıştır.
Hikayeyi sesli dinlemek için linke tıklayınız:
https://www.instagram.com/reel/C4fe7RQJc55/?utm_source=ig_web_copy_link&igsh=MzRlODBiNWFlZA==