Olay Gazete Turkish Newspaper in London
  • İNGİLTERE GÜNDEMİ
  • EKONOMİ
  • TİCARET
  • YAŞAM/SAĞLIK
  • KÜLTÜR/SANAT
  • EĞLENCE/TATİL
  • WEBTV
  • MODA/TASARIM
  • SPOR
  • İNGİLTERE GÜNDEMİ
  • EKONOMİ
  • TİCARET
  • YAŞAM/SAĞLIK
  • KÜLTÜR/SANAT
  • EĞLENCE/TATİL
  • WEBTV
  • MODA/TASARIM
  • SPOR
No Result
View All Result
Olay Gazete Turkish Newspaper in London
  • ENFIELD
  • HACKNEY
  • HARINGEY
  • ISLINGTON
  • GÜNEY LONDRA
  • KIBRIS KKTC

Bağımlılık da Bir İlişkidir

22/01/2020
0
SHARES
12
VIEWS
Bu yazı 22 Ocak 2020 tarihinde yayınlanmıştır
Psikolog Çiğdem Taş

Günaydın! tünaydın! ya da iyi ak­şamlar!

Göçmen ruhların günü hangi sa­atte başlıyorsa sabah ordadır onlar için. Bağımlılık konumuza devam…

Öncelikle neden bağımlılık buna bakalım. Çünkü hepimizin bağlanma ve aidiyet ihtiyacı vardır ve bu ihti­yacı yaşamsal ve sağlıklı yollardan doyuramadığımızda kaymalar yaşa­rız. Ne demektir bu şimdi? İnsanlar ruhani, düşünsel ve duygusal ihtiyaç­larını aktaracak alanlara ve ilişkilere ihtiyaç duyarlar. Bunlar konuşmak, paylaşmak, üretmek, sevmek, sevil­mek, birliktelik, yaratmak, aktarmak, değiştirmek, dönüştürmek, çözmek ve birçoğu.

Peki niye bunca çaba?

Çünkü bizler sosyal evrimleşmiş canlılarız. Doğduğumuz andan ilk iki yıla kadar ayakta durmak için bile ye­tişkin bir canlının bakım ve koruma­sına ihtiyacımız vardır. Doğadaki bir­çok canlının aksine bize öğretilmezse çoğu şeyi beceremeyiz. Yani sosyal destek ihtiyacımız yüksektir. Bunun içinde aile yada bir grup içinde doğar, büyür ve yaşlanırız.. Aileden kastım her zaman biyolojik olmak zorunda değildir. Kaldı ki biz göçmenler mec­buren yeniden aile oluşturma konu­sunda refleksleri oldukça gelişmiş topluluklarız. Aile burda kendini var ettiğin, kucaklaştığın, ihtiyaçlarını karşıladığın, sevgi, güven, paylaşım ve üretkenlik duygusunu hissettiren insanlar ve kurumlar olabilir. Bu bi­yolojik aileniz ya da kendi kurduğu­nuz aile olduğu gibi arkadaşlarınız, komşularınız, ortak ya da farklı kül­tür gruplarından dostlarınız, mesleki gruplarınız, yaratıcılığınızı açığa çı­kardığınız gruplar ya da birlikte adım attığınız insanlar da olabilir.

Bağımlılık da bu temel insani ihti­yaçların yoksunluğunu gidermek için farkında olarak ya da olmayarak se­çilen , bazen model alarak öğrenilen bazen de teşvik edinilinen ve sürekli meşgul olunan kötü alışkanlıklardır. Bağımlılık yaratan bu alışkanlıkların kısa vadede bize sunduğu yararlar vardır. Öncelikle onları göz ardı et­meyelim. Bunların en başında gelen­ler şunlardır:

  • Baş etme duygumuzu arttırma­ları.
  • Bizi sakinleştirmeleri.
  • Dikkatimizi sıkıntılardan uzak­laştırmaları ya da dikkatin keskin­leşmesi.
  • Fiziksel ve zihinsel olarak gev­şetmeleri.
  • Bazen olduğumuzdan daha güçlü, enerjik ve yaratıcı hissettir­meleri.
  • Zihnimizin çalışma kapasite­sinde ve düşünme becerimizde artış.
  • Kaygı ve depresyon duygularını azaltmaları.
  • Geçmişimizden gelen kötü anıla­rın üzerimizdeki olumsuz etkileriyle baş etmeyi sağlaması
  • Sosyal ilişki kurmamızda ya da sürdürmemizdeki cesaretimizi art­tırması
  • İletişim kurmamızı kolaylaştır­ması.
  • Doğal yaşamsal strese karşı to­laransımızı arttırması.

Bağımlılık sahibi danışanlarımın listesi bundan çok daha uzun ve bazı zamanlarda çok daha detaylı olabi­liyor kişisel sıkıntıları çerçevesinde. Ama en önemli ve asla göz ardı edil­memesi gereken nokta bütün bu iyi gibi görünen ve cazip gelen durumla­rın sadece geçici etkiler olmalarıdır.

Düşünsenize bu listedeki ve belki başka bir sürü olumlu durumu yara­tabilen ve sürekli sağlayan ama ken­dimize ve çevremize zarar vermeyen şeyler olsaydı şimdi hepimizin yaşam seçimi olurdu bağımlılık yaratan alış­kanlıklar ve maddeler. Peki neden ço­ğunluk değil de belirgin insanların se­çimi oluyor bağımlılık yaratan kötü alışkanlıklar.

Bunları hiç düşündünüz mü?

Örneğin neden bazı insanlar sos­yal medyayı bir araç ve ihtiyacı kadar kullandığı halde kimileri yokluğunda şiddetli yoksunluk sendromları yaşı­yor? Neden bazı insanlar telefonları bozulduğunda ya da kaybolduğunda bunu başlarına gelmiş bir felaket gibi algılıyorlar? Neden uzun süre kıya­fet alışverişi yapmadığında hayatının çok kötü ya da eksik olduğunu hisse­diyor bazılarımız? Neden sürekli se­yahat etmez ve konforlu tatil otelle­rinden selfi çekmezsek kendimizi ye­tersiz hissediyoruz? Niçin her yarım saatte bir sigara tüttürmezsek sanki kendimizi sohbete veremeyeceği­mizi algılıyoruz? Peki neden iki duble içmezsek aslında aklımızdan geçeni güvenle konuşamayacağımızı zan­nediyoruz? Sonra neden ancak bir madde aldığımızda kendimizi daha doygun ve yaratıcı hissediyoruz? Na­sıl oluyor da sürekli bir oyunu bize bir şey kazandırmasa da tekrar tek­rar oynamazsak sıkıntıya giriyoruz?

Lütfen bütün bu sorulardan yar­gılanma duygusuna kapılmayın. Ben üzerinde çoğu zaman sigara paketi dahi taşımayan eski bir sigara içici­siydim. Öncelikle sosyalleştiğimde bir tane, iki tane diye başlamıştı. Aslında daha ergenken aile içindeki örnekleri izleyerek ve özenerek baş­layan ama süreklileşmeyen bir alış­kanlıktı. Genelde idealize ettiğiniz kişilerin alışkanlıklarını edinirsiniz. Bizim çocukluğumuzda çocuğun ya­nında sigara içmemeli kuralı yoktu. Hatta evlerde ve kafelerde yada so­kakta içmeseniz bile pasif içici olarak başlarsınız sigara alışkanlığına.

Eskiden kendime sosyal sigara içicisi adını verdiğim ve sonrasında bunun sadece kendimi kandırmak ol­duğunu algıladığım günden beridir ilk yaptığım şey öncelikle kendime karşı yargılayıcı olmak yerine anlamaya ça­lışmak oldu.Bir sonraki aşamada ken­dime dürüst olmalıydım ve bir bağım­lılığım olduğunu itiraf etmeliydim. Sonra neden çok fazla içmesem de sigaraya ihtiyaç duyduğumu düşün­meye başladım. Ardından hangi du­rumlarda sigaraya yöneldiğime bak­tım. Bir sonraki aşamada her sigara içtiğimdeki duygumu izlemeye baş­ladım. Gelecek aşamada duygunun hangi çözülmesi gereken mesele ile ilişkili olduğunu keşfedecektim. Ta­bii ki diğer aşama bu mesele ile ilgili sorumluluk alıp adım atmak olacaktı. Bununla tek başıma baş edemeyece­ğimi fark edince destek almaya ka­rar verdim. Aldığım destekle zararlı alışkanlığı tetikleyen, durumlar, iliş­kiler ve bağlardan uzaklaşmak yada onlarla ilişkilerimi yeniden ve sağlıklı sınırlara çekecek düzenlemelere git­mek oldu. En sonuncu aşamada da alışkanlığı geriye döndürebileceğini hissettiğim ortamları ve ilişkileri aza indirmek oldu. Bazı ortamları ve iliş­kileri değiştiremeyebilirsiniz ama kendinize olduğu gibi diğerlerine de dürüst olup kararınızı bildirebilir hatta destek isteyebilirsiniz. Bekledi­ğiniz desteği bulamazsanız sağlığınız için verdiğiniz karara saygı gösterme­lerini ve sizi alışkanlığa sürükleyecek zaaflarınızın desteklenmemesini ya da zorlanmamasını isteyebilirsiniz. Sizi seven ve değer veren insanlar bunu anlayacaktır ve sorumluluk alacaklardır. Kararlarınızı umursa­mayan, uyarı ve ricalarınıza rağmen ısrarla kötü alışkanlığı size getiren, kötü alışkanlığın devamına manipüle eden ya da iknaya zorlayan ilişkiler­den ve durumlardan uzaklasın. Bunu yapamıyorsanız kendi kurallarınızı koyun.

Siz sağlıklı olmayı seçtiğiniz için kimse sizi suçlayamaz. Olabilecek en can sıkacak yorum sizin zor ya da kuralcı olduğunuz olabilir. Unutma­yın ki çoğu alışkanlık sosyal baskı ile gelir ve yine sosyal baskı ile devam eder. Ondan kurtulmanın en iyi yo­luda önce bu baskıyı bertaraf etmek­tir ve eleştirmektir. Bazı durumlarda bir alışkanlık size sevdiğiniz yada önemsediğiniz insanlar üzerinden ve onların alışkanlıklarını sizin ya­nınızda tekrarlamaları sonucu gelir. Bu durumlarda fark etmeden yeni­den kendinizi kotu alışkanlığı tekrar­larken bulursunuz. Kötü alışkanlığa hayır demek insanların kendilerine değil beraberinde gelen alışkalanlığa hayır demektir. Gerçek dostlar böyle zamanlarda açığa çıkarlar. Sizin ka­rarlarınızı destekleyen ve size kötü alışkanlıklarıyla değil siz olduğunuz için ve sevgi ve şevkatli paylaşımlar için gelenlerle diğerlerini ayırmayı öğrenmeniz dileğiyle…

Sevgi ve sağlıkla…

Yazarın Diğer Yazıları
  • Yeni hayat kontrol toplumu (3)
  • Yeni hayat kontrol toplumu (2)
  • Yeni hayat kontrol toplumu (1)
  • Belirsizlik ve Buhran
  • Taciz mi değil mi?
  • Sanal ortamda flört
  • Coronavirüs döneminde duygular ve ev içi ilişkiler
  • Yeni Bir Yaşam Biçimine Mi Hazırlatılıyoruz?
  • Corona günlerinde ruh sağlığı
  • Bir adak günüdür bugün
Tümü İçin Tıklayınız
Previous Post

Bağımlı Mıyım? Bağımlı Mısın? Kim Çözecek Bulmacayı?

Next Post

Çağımızın Buhranı Yanlızlık

Related Posts

Köşe Yazıları

Ekonominin Vicdanı Vergidir

by olay-admin
13/11/2025
Faruk Eskioğlu

Londra dünyanın en iyi şehri…

by olay-admin
13/11/2025
Köşe Yazıları

Bürokrasi

by olay-admin
12/11/2025
Köşe Yazıları

Antalya ekim ayında zirve yaptı

by olay-admin
12/11/2025
Berna Uytun Önk

Kasım’ın Eşiğinde Yeniden Kurulan Hayat

by olay-admin
11/11/2025
Next Post

Çağımızın Buhranı Yanlızlık

Adres: 100 Green Lanes, Newington Green, Hackney, London, N16 9EH Telefon: 020 3745 1261
020 7923 9090
Email: info@olaygazete.co.uk
seriilanlar@olaygazete.co.uk
100 Green Lanes, Newington Green, Hackney, London, N16 9EH 020 3745 1261 - 020 7923 9090 info@olaygazete.co.uk - seriilanlar@olaygazete.co.uk
Translate:
tr Türkçe
ar العربيةen Englishde Deutschel Ελληνικάiw עִבְרִיתru Русскийtr Türkçeuk Українська
Back

Kategoriler

  • İngiltere Gündemi
  • Sağlık – Yaşam
  • Londra ve Belediyeler
  • Kültür – Sanat
  • Toplum Haberleri
  • Moda – Tasarım
  • Ekonomi
  • Olay Web Tv
  • Köşe Yazıları
  • Spor Gündemi
No Result
View All Result

T&CsTs&Cs

  • Classifieds Advertising
  • Payments

Site Links

  • Site T&Cs
  • Archives
  • Contact us
Site T&Cs - Archives - Contact us
Mobil Uygulamalar Olay Gazete Mobil Uygulamaları
Sosyal Medya
Olay Sosyal Medya

No Result
View All Result
  • KATEGORİLER
  • Seri İlanlar
  • Toplum Haberleri
  • İngiltere Gündemi
  • Ekonomi
  • Ticaret
  • Spor Gündemi
  • Yaşam – Sağlık
  • Kültür – Sanat
  • Moda – Tasarım
  • Eğlence – Tatil
  • KKTC EMLAK
  • KKTC TATIL
  • Video – WebTV
  • Köşe Yazarları