Hayatımızdaki duygusal zehirler … (2)

Bu yazı 20 Ocak 2015 tarihinde yayınlanmıştır

Geçen hafta Hayatımızdaki duygusal zehirler… (1) köşe yazımda bahsettiğim dilime takılan şarkının orjinal sözleri şunlar:

Hiç rahat yok mu bana?

Şu yalancı dünyada

Kimin ne hakkı var ki

Karışır hayatıma

Hesap soramaz bana

Kim çıkarsa karşıma

Şimdi bu sözlere baktığım zaman aslında acıklı bir durum yok. Ama bir kadının veya erkeğin özgürlüğünden ve dünyada kendisine hiç rahat olmadığından bahsediyor. Sözler buram buram hedonism (zevk, keyif almanın hayatın tek anlamı olduğunu düşünenlerin felsefesi) kokuyor. Genellikle kadınlar tarafından söylenen bir şarkı olduğu için kadın gözünden bakıyorum. Mesela ben mutlu aileden, evlilikten, saygıdan ve dayanışmadan yana olan bir kadınım. Egoistçe bir özgürlük yerine birliktelikten yanayım. Ama işte gel gör ki, bir takım farklı hayat anlayışında olan insanların yazdığı bu tip sözler, her tarafı çaktırmadan bir virüs gibi kaplamış. Biz masumane bir şekilde bunları sürekli dinlerken, aslında bilinçaltımıza farklı emirler veriyoruz.
Ben ise bu şarkıyı o anda aynı melodi ile aşağıdaki şekilde söylemeye başladım.

Hep rahat var ki bana..

Şu güzel dünyada

Hepimiz hem özgürüz

Hem ailemizle mutluyuz

Saygılı olur bana

Kim çıkarsa karşıma

Ben de saygılı olurum

Kim çıkarsa karşıma

Birçok yerli ve yabancı şarkı sözünü lütfen hatırlamaya çalışın. Hatta şu anda bir şarkı dinliyorsanız biraz da bu gözle bakın ne dersiniz? Özellikle Türk şarkılarımızın çoğu umutsuzluk, aşk acısı ve mutsuzluk üzerine. Mesela;
“İyiler Mutlu Olmaz, Dertler Benim, Acılar Benim, Terkedildim Yaşayamam, Bu Akşam Ölürüm- Beni Kimse Tutamaz, Artık Sevmeyeceğim, Bitsin Artık Bu Çile, Batsın Bu Dünya” gibi şarkı sözleri piyasada bir numara oluyor nedense!!!
Sadece şarkılar mı? Bir bakın en acıklı, en mutsuz filmler ve kitaplar hep en çok satanlar listesinde. Resmen ruhumuz zehirleniyor ve bizler de bu zehire maalesef para vererek daha da güçlenmesine izin veriyoruz.
Eğer bu tarz şarkıları dinleyip, kitapları ve şiirleri okuyup halen “Neden mutsuzum? Ne yapmalıyım?” diyorsanız sorumluluk size ait.
Hele hele bunalımda olan gençlerin bu tarz şarkılardan uzak durması şart. Ben bile eskiden gayet olumlu bir ruh halindeyken bir şarkı dinleyip hüzünlendiğimi bilirim. Zaten en basit olaydan strese girebilen o genç ve taze beyinlere etkisini tahmin bile edemiyorum.
Tepede bulutların üstünde sihirli değneği ile dokunup bizi mutlu edecek bir Tanrı yok. Seçim bize ait. En azından şarkılarınızın sözlerine bu bilinç ile bakın ve hatta benim gibi olumlularla değiştirin. Hem ayrıca çok eğlenceli sözleri değiştirmek. Ben şahsen şarkılarımın bana ait sözlerini mırıldanırken kendi kendime çok eğleniyorum.
Ayrıca okuduğunuz bu tarz hayali veya gerçek konulu romanların duygularına kendinizi yoğun şekilde kaptırmadan okumayı deneyin. Gerçek hayat hikayesi durumunda ise içimizden “Allah yardım etsin veya inşallah şimdi her şey güzel olmuştur” gibi iyi dilekler dileyebiliriz. Ama duygulara kendinizi kaptırıp, aynı şeyleri hissedip, o an gerçekmiş gibi yaşamamaya dikkat edin.
Sevgi ve mutluluk dolu güzel bir hafta diliyorum …